Translation of "Potrò" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "Potrò" in a sentence and their turkish translations:

- Potrò vederti lunedì prossimo?
- Potrò vedervi lunedì prossimo?
- Potrò vederla lunedì prossimo?

Önümüzdeki pazartesi seni görebilecek miyim?

- Potrò vederti lunedì prossimo?
- Potrò vedervi lunedì prossimo?

Önümüzdeki pazartesi seni görebilecek miyim?

Potrò vederti ancora?

Seni tekrar görmeme izin verir misin?

Domani, potrò riposarmi.

Yarın dinlenebilirim.

- Come potrò farcela senza di te?
- Come potrò farcela senza di voi?
- Come potrò farcela senza di lei?

Sensiz nasıl başarırım?

Potrò essere lì tra un'ora.

Bir saat içinde orada olabilirim.

Quando potrò rivederti la prossima volta?

Gelecek defa sizi ne zaman görebilirim?

Non potrò più venirti a trovare.

Artık seni ziyaret edemeyeceğim.

Non potrò più tornare a Boston.

Bir daha asla Boston'a geri dönemem.

Non se potrò farlo senza di te.

Bunu sensiz yapabilip yapamayacağımı bilmiyorum.

Mi chiedo se potrò parlare con te.

Seninle konuşabilip konuşamayacağımı merak ediyorum.

Sfortunatamente oggi non potrò pranzare con te.

Ne yazık ki bugün seninle öğle yemeği yiyemeyeceğim.

Non potrò andare con Tom a Boston domani.

Yarın Tom'la Boston'a gidemeyeceğim.

Non potrò mai dimenticare l'espressione sul suo volto.

Onun yüzündeki görünüşü asla unutmayacağım.

Fa come vuoi; ma io lo impedirò, se potrò.

İstediğini yap ama onu durduracağım, eğer durdurabilirsem.

- Domani, sarò in grado di riposare.
- Domani, potrò riposarmi.

Yarın dinlenebilirim.

Ma quando avrò superato questo, non potrò più tornare indietro.

Sorun şu ki buradan indikten sonra devam etmek zorunda kalacağım. Yukarı çıkış yok.

Se guardo un migliaio di film in inglese, potrò diventare fluente in esso?

Eğer binlerce filmi İngilizce izlersem, ben onda akıcı olacak mıyım?