Examples of using "Persi" in a sentence and their turkish translations:
Kayboldum.
Onu kaybettim.
Onların görüntüsünü kaybettim.
Üç adam kayboldu.
Gözüm karardı.
İlgiyi kaybettim.
Mary'yi kaybettim.
Ben gözlüklerimi kaybettim.
Biz ormanda yolumuzu kaybettik.
Saati kaybettim.
Bilincimi kaybettim.
Belki bir şey kaçırdın?
- Kaybolduk.
- Biz kaybolduk.
- Onları nerede kaybettin?
- Onları nerede kaybettiniz?
Kayıp mı oldunuz?
Küpemi kaybettim.
Son treni kaçırdım.
Bahsi kaybettim.
Kontrolü kaybettim.
Bir bahis kaybettim.
O iddiayı kaybettim.
Umudumu kaybettim.
İki ayda yaklaşık 10 kilo kaybettim.
- Son otobüs için geç kaldım.
- Son otobüsü kaçırdım.
Ben sabrımı kaybettim.
Ben hesabı kaybettim.
Onun görüntüsünü kaybettim.
Onu gözden kaybettim.
Hepiniz kayıp mısınız?
Kayboldum.
Şapkamı kaybettim.
Saatimi kaybettim.
Trenimi kaçırdım.
Köpeğimi kaybettim.
Tom'u gözden kaybettim.
Uçak seferimi kaçırdım.
Onlar kayboldular.
Saat iki uçağını kaçırdım.
Benim kepimi kaybettim.
- Cüzdanımı kaybettim.
- Ben cüzdanımı kaybettim.
Bunu yapmaya ilgimi kaybettim.
Ne kaçırdık?
Favori kalemimi kaybettim.
Onları kaybettiğimizi düşünüyorum.
Onları kaybettik gibi geliyor.
Sanırım kaybolduk.
Şapkamı otobüste kaybettim.
- Zamanın nasıl geçtiğini anlamadım.
- Saatin nasıl geçtiğini hiç anlamamışım.
Bir yığın anahtar kaybettim.
Ben tüm ailemi kaybettim.
İşime olan ilgimi kaybettim.
7: 00 Trenini kaçırdım.
- Ben kameramı kaybettim.
- Fotoğraf makinemi kaybettim.
Ben bongolarımı orada kaybettim.
Onu yapmada zaman kaybetmedim.
- Kalabalıkta onun görüntüsünü kaybettim.
- Kalabalıkta gözümden kayboldu.
Neredeyse bütün paramı kaybettim.
Arkadaşlarımın görüntüsünü kaybettim.
Bagajım kayboldu.
Kaybolmadık.
Kaybolmuş görünüyorsun.
Bir saat aldım ve ertesi gün onu kaybettim.
Konserin ilk bölümünü kaçırdım.
Benim için çok önemli birini kaybettim.
Kayboldunuz.
Boston'da yolumu kaybettim.
- Biz karda kaybolduk.
- Karda kaybolduk.
Biz siste kaybolduk.
Biz ormanda kaybolduk.
New York'ta yolumu kaybettim.
Okula giderken cüzdanımı kaybettim.
Babamın bana verdiği saati kaybettim.
Babamın bana verdiği saati kaybettim.
Sinirlendim ve otomatik satış makinesine tekme attım.
Kayboldun, değil mi?
Kar fırtınasında yön duyumu kaybettim.
Seni kaybettiğimi düşündüm.
Kız kardeşimin bana doğum günüm için verdiği saati kaybettim.
Maçı kaçırdın mı?
Fazla özlemedin.
- En iyi kısmı kaçırdın.
- En iyi kısmı kaçırdınız.