Examples of using "L'ufficio" in a sentence and their turkish translations:
Ofisi aradım.
Ofisi kilitle.
- Postane nerededir?
- Postane nerede?
Leyla'nın ofisi arandı.
Turizm danışma bürosu nerede?
Ofis terk edilmişti.
Ofis ıssız.
Gelecek Cumartesi bütün ofisi temizleyelim.
Postane buraya yakın mı?
O zaten ofisten ayrıldı.
Postane ne zaman açılır?
Bu Tom'un ofisi.
Tom'un ofisi nerede?
Kayıp eşya bürosu nerede?
Bu onun çalıştığı ofistir.
Onlar da patent ofisini meşgul ettiler.
Postaneyi nerede bulabilirim?
Postane hâlâ açık mı?
Büro bugün çok yoğun gibi görünüyor.
Postane bugün kapalı.
Postane hala kapalı mı?
Tom'un ofisi aradı.
Tokyo patent ofisi nerede?
Postane kahverengi binadır.
Tom Jackson'un ofisi nerede?
Tom'un ofisi onun rahatsız olduğunu söyledi.
Postane bankanın hemen yanındadır.
En yakın American Express ofisi nerede?
Belediye Başkanının bürosu Belediye Binasındadır.
Tom bugün ofisten erken ayrıldı.
Bu Tom Jackson'ın ofisi mi?
Postane pazar günleri kapalı.
Postane buradan çok uzak değil.
Postane buradan çok uzakta değil.
Postane yarım mil uzaklıkta.
Tom'un postanenin nerede olduğunu bildiğini sanmıyorum.
Doktorun ofisi ikinci katta.
Ofis bir veda partisi veriyor.
Ofis altıncı kata taşındı.
Tom çoğunlukla ofisten ayrılan son kişidir.
Tom'un ofisini bulmakta hiçbir sorun yaşamadım.
Tom'un ofisi benimkinden çok farklı.
Tom'un ofisi evinden üç mil.
Adres değişikliğin için postaneyi bilgilendirdin mi?
Sola dönerseniz, postaneyi bulursunuz.
Bu caddede doğru git ve solda postaneye geleceksin.
Mary'nin ofisi evinin iki mil batısındadır.