Examples of using "Impedito" in a sentence and their turkish translations:
Bu önlenebilirdi.
Onu gelmekten ne engelledi?
Dün gelmeni engelleyen neydi?
Dün onun gelmesini ne önledi?
Yağmur dışarı çıkmamı engelledi.
Kötü hava başlamamızı engelledi.
- Sis uçakların kalkışını engelledi.
- Sis uçakların havalanmasına mâni oldu.
Şiddetli yağmur gidişimi engelledi.
Kötü hava yola çıkmamızı engelledi.
Fırtına zamanında ulaşmamızı engelledi.
Hastalık beni okula gelmekten alıkoydu.
Senin çalışmanı ne engelledi?
Kaza onun gelişini engelledi.
Yağmur tenis oyunumuzu bitirmemizi önledi.
Bir tayfun Okinawa'ya gitme yolculuğumuzu engelledi.
Yağmur gitmemi engelledi.
Yağmur gelmemi engelledi.
Kar dışarı çıkmamızı engelledi.
Hastalık yurt dışına gitmemi engelledi.
Hastalık partiye katılmamı engelledi.
Hastalık yolculuğa çıkmamı engelledi.
Fırtına yürüyüş için dışarı çıkmamı engelledi.