Examples of using "Flusso" in a sentence and their turkish translations:
Derede biraz kömür var.
Enfeksiyon kan dolaşımına ulaştı.
gaz, kan dolaşımları tarafından yeniden emiliyor
Bu nehrin akış hızlıdır.
Bu normal bir iş akışıdır.
Göçmenler sürekli bir akış içinde ülkeye giriş yaptılar.
Vanayı çevirerek su akışını kontrol etmeye çalış.
Mucizeler meydana gelir, sadece biz olayların akışı içerisinde onların farkına varmayız.