Examples of using "Aspettavano" in a sentence and their turkish translations:
Onların kazanması bekleniyordu.
Birçok problemler onu bekliyordu.
Dişi kaplumbağalar tam da bu anı bekler.
Tom ve Mary birbirlerini görmeyi beklemiyordu.
Çoğu kişi John Adams'ın kazanmasını umuyordu.