Examples of using "Aspettava" in a sentence and their turkish translations:
O, otobüs bekledi.
Tom birini bekledi.
Tom sakince bekledi.
Tom ne bekliyordu?
Tom onu umuyordu.
O seni görmeyi beklemiyordu.
Avukat Ben'i bekliyordu.
Tom uysalca bekledi.
Tom sabırsızlıkla bekledi.
Tom içeride bekledi.
Tom gergin biçimde bekledi.
Tom dışarıda bekledi.
Tom sabırla bekledi.
Tom orada bekledi.
Tom bunu beklemiyordu.
Hiç kimse onların kazanmasını beklemiyordu.
Hiç kimse onun kazanmasını ummuyordu.
Hiç kimse onun kazanmasını beklemiyordu.
Tam da beklediği şey.
Hiç kimse çok şey beklemiyordu.
Tom endişeyle bekledi.
Tom nefes nefese bekledi.
Tom yakında bekledi.
Tom sabırla Mary'yi bekledi.
Tom bunun olmasını beklemiyordu.
Onu kötü bir kader bekliyordu.
Daha fazlası bekleniyordu.
Tom daha fazla umuyordu.
Tom yarışı kazanmayı ummuştu.
Tom Mary'den bir şey ummuyordu.
Tom kesinlikle kazanmayı beklemiyordu.
Tom otobüsü beklerken bir dergi okudu.
Hiç kimse Tom'un kazanmasını beklemiyordu.
Tom, Mary'nin gelmesini umuyordu.
Tom kazanmayı beklemedi.
Otelin dışındaki Tom için bekleyen bir limuzin vardı.
O kadar uzun yaşamayı beklemiyordu.
Amy beklentisine göre davranmıştı,
Tom kapının dışında bekledi.
- Umduğundan daha kısaydı.
- Bu onun umduğundan daha kısaydı.
Tom bekledi.
Avukat Ben'i bekliyordu.
Hiç kimse, onun yeniden aday olmasını beklemiyordu.
Mahremiyetle alakalı en ufak bir beklenti yoktu.
Mission Control personeli endişeyle haberleri bekledi.
Tom yarışı kazanmayı beklemiyordu.
Tom Mary'nin geç kalmasını bekliyordu.
Tom'un zamanında geleceğini hiç kimse ummuyordu.
Tom Mary'den böyle güzel bir hediye beklemiyordu.
Başka bir şey umdun mu?
Tom Mary'nin partisinde olmasını bekliyordu.
Tom, Mary'nin bu kadar çok yorulmasını beklemiyordu.
Tom, Mary'nin bu kadar meşgul olmasını beklemiyordu.
Tom sırasını bekledi.
Tom onu beklemiyordu.
Tom asansörü bekledi.
Tom, Mary'yi bekledi.
Köpek her gün sahibinin dönüşünü bekledi.
Tom otobüs bekledi.
Tom Mary'nin zamanında gelmesini beklemiyordu.
Tom Mary'nin ödevini o kadar hızlı bir şekilde bitirmesini beklemiyordu.
- Ne söylememi bekliyordun?
- Ne söylememi bekledin?
Resmi bir şekilde şehrin teslimiyetini umuyordu
Tom'un burada olmasını beklediğini biliyorum.
Tom'un ne yapmasını bekliyordun?
Onun gerçeği söyleyeceğini gerçekten bekliyor muydunuz?
Mary alışveriş yaparken Tom parkta bekledi.
O sırasını bekledi.