Examples of using "Ascoltate" in a sentence and their turkish translations:
Hey, herkes beni dinlesin.
Herkes. Dinleyin.
Dinle millet!
Dinleyin, beyler.
Dinle!
Şimdi beni dinle.
Bak, gitmek zorundayım.
Beni dinle.
Hey millet, kulak verin!
Dinle...
Lütfen daha çok dinleyin.
Benim söylediklerimi iyi dinle.
Yakından dinleyin.
Bu videoda söylenilenleri dinleyin.
İkinci tüyo: "Uzmanları dinleyin."
Şunu dinle!
Şimdi dinle!
Tom'u dinle.
Hey, dinle!
Tamam, dinleyin.
Onları dinledim.
Şimdi dikkatle dinle.
- Lütfen dinle.
- Lütfen dinleyin.
- Lütfen dinleyiniz.
Çok dikkatli dinleyin.
Hangi müziği dinlersin?
O adamı dinlemeyin.
Dinle ve öğren.
Neden Tom'u dinliyorsun?
Eğer bizi dinlemezseniz zor kullanmamız gerekecek.
Dinleyin ve açıklayacağım.
Babanı dinle.
Dinle, bizim konuşmamız gerek.
Tom'u dinleme.
Anneni dinle!
Radyoyu dinle.
Ama lütfen, bunu sayısız iş yürütmüş birinden duyun:
Alenen sizden farklı görüşleri olan insanları okuyun ve dinleyin.
Sık sık sesli kitaplar dinler misin?
Konuşanı dinle.
Ben konuşurum, sen dinlersin.
Şimdi, sus ve dinle.
Lütfen çok dikkatli dinle.
Lütfen Tom'u dinleme.
Ne tür müzik dinlersin?
- Dinle ve bir şey öğrenebilirsin.
- Dinle ki bir şey öğrenebilesin.
- Dinle seni görmem gerekiyor.
- Dinleyin, sizi görmem gerekiyor.
Dinleyin, iyi bir fikrim var.
Hep benim telefon konuşmalarımı mı dinliyorsun?
Niçin onun tavsiyesini dinlemiyorsun?
Evde her gün radyo dinler misin?
Lütfen onu dinleme.
Lütfen onu dinleme.
Onu dinleme. O sana yalan söylüyor.
Dikkatlice dinle ve tam olarak sana söylediğimi yap.
Seni dinlediğime inanamıyorum.