Examples of using "Várhat" in a sentence and their turkish translations:
Çamaşır bekleyebilir.
Bu bekleyebilir mi?
O bekleyebilir mi?
Bunun bekleyebileceğine eminim.
Bu, sabaha kadar bekleyemez mi?
Operasyon bekleyemez.
Tom'un bekleyemeyeceğini biliyorum.
Bu mesele çok acil.