Translation of "Teniszezni" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "Teniszezni" in a sentence and their turkish translations:

- Teniszezni megyek.
- Teniszezni fogok.

Tenis oynayacağım.

Szeretek teniszezni.

Ben tenis oynamayı seviyorum.

Tudok teniszezni.

- Tenis oynayabilirim.
- Ben tenis oynayabilirim.
- Tenis oynamasını biliyorum.

Jársz teniszezni?

Tenis oynar mısın?

Tudsz teniszezni?

Sen tenis oynayabilir misin?

Láttam Tomot teniszezni.

Tom'un tenis oynadığını gördüm.

Jó volt teniszezni.

Biz tenis oynamaktan keyif aldık.

Apukám szeret teniszezni.

Babam tenis sever.

Apám szeret teniszezni.

Babam tenisi sever.

Holnap teniszezni fog.

Yarın tenis oynayacak.

- Általában teniszezek.
- Teniszezni szoktam.

Ben genellikle tenis oynarım.

Holnap délután teniszezni fog.

O, yarın öğleden sonra tenis oynuyor olacak.

Yumi nem fog teniszezni.

Yumi tenis oynamayacak.

Ma este teniszezni megyek.

Bu akşam tenis oynayacağım.

Nincs kedvem ma teniszezni.

Bugün canım tenis oynamak istemiyor.

- Lenne kedved teniszezni?
- Mi lenne, ha teniszeznénk egyet?
- Van kedved teniszezni?

Tenis oynamaya ne dersin?

Jobban tudok főzni, mint teniszezni.

Tenis oynamaktan daha iyi yemek pişirebilirim.

Tom szeret teniszezni, de én nem.

Tom tenis oynamayı seviyor ama ben sevmiyorum.

Tom azt mondta, hogy nem tudja, hogyan kell teniszezni.

Tom tenis oynamayı bilmediğini söyledi.