Examples of using "Szerencse" in a sentence and their turkish translations:
- Tanıştığımıza memnun oldum.
- Çok memnun oldum.
Avantajlar ondan yana.
Kader ona karşı döndü.
- İyi ki buradasın.
- Çok şükür buradasın.
Talih yüzümüze güldü en sonunda.
Şans sonra bize gülümsedi.
Şans diye bir şey yoktur.
O zevk bana ait.
Ancak şansın rüzgarları daima oradadır,
Er ya da geç, onun şansı bitecek.
Şanslı değildim.
Belki şansın değişiyor.
"Seninle tanıştığıma memnun oldum!" "Ben de seninle tanıştığıma memnun oldum!"
Şans bizden yanaydı.
O halde şans rüzgarlarını nasıl yakalayacaksınız?
Biraz şans bazen beklenmedik bir başarıya götürür.
Bugün şans benden yana.
Şans hayatta önemli bir rol oynar.
Fakat dolunay varken bile... ...talih birden dönebilir.
Şansı yakalamak için bir yelken yaparak başlayın.
İyi de eder. Karanlıkta nelerin gezindiği hiç belli olmaz.
Tom'un zorlukla mücadeledeki cesareti, çevresindeki kişilere bir ilhamdır.
O şanslı doğdu.
Ben şanslı doğdum.