Examples of using "Végül" in a sentence and their turkish translations:
Nihayet, dördüncü adım,
ancak bunun sonunda,
Ve nihayetinde...
Sonunda vazgeçtim.
Sonunda kaçtım.
Sonunda anladım.
Tom sonunda konuştu.
Evlendim.
Sonunda okumak için Amerika’ya geldim.
Ta ki anlayana kadar.
Sonunda kovuldu.
Herkes sonunda ölür.
Tom nihayet istifa etti.
Son olarak o Amerika'ya gitti.
Beşinci ve son olarak,
Eninde sonunda bir karar almanız gerekiyor.
Öyleyse sizi birkaç soruyla bırakacağım.
ta ki kesmeye götürene kadar.
Son olarak, Hala'yı tanıyalım.
Sonunda bir uzlaşma noktası bulduk.
Sonunda otobüs durdu.
Tom sonunda sakinleşti.
Sonunda amacına ulaştı.
Buna karşın haklıydı.
Eninde sonunda olacak bu.
Sonunda göle ulaştık.
Sonunda yaklaşık gece yarısı Boston'a vardık.
Tom sonunda gülümsedi.
Sonuç olarak, haklısın.
Sonunda, o, hedefi vurdu.
Talih yüzümüze güldü en sonunda.
Sonunda, Tom ve Mary evlendi.
Ya da düşünmeyin, fark etmez.
Ama en sonunda düşünerek mantığıma oturttum.
Ama sonunda, çok şiddetli bir darbe değildi.
Ve son olarak Çin pazara devasa.
Sonunda yurtdışına gitmek için kararını verdi.
Tom yalnız başına gitmekten vazgeçti.
Tom intihar etmekten vazgeçti.
Sonunda kar eridi.
Tom nihayet istediğini aldı.
- Tom sonunda bulmacayı çözdü.
- Tom sonunda yapbozu tamamladı.
Dan ve Linda sonunda Londra'ya taşındı.
Tom'un eski arabası sonunda bozuldu.
Tüm mesele de bu değil mi --
Ama bir şekilde işe yaradı.
Neyse sonra kabin memuru geldi, biniş kartlarımıza baktı.
Sonunda en büyük varlığımıza yatırım yapabiliriz.
Bu adamla konuşmayı yaklaşık beş dakikada bitirdim.
Sonuçta bu bizim sorumluluğumuz.
çocuklarımızı dinleyip onlarla konuştuğumuz
Sonunda merakım korkumun üstesinden geldi.
Tom sonunda gerçeği anlattı.
Tom nihayet sorunu anladı.
- Tom nihayet Mary'den ayrılmaya karar verdi.
- Tom nihayet Mary ile ilişkiyi bitirmeye karar verdi.
sonunda gitarı yeniden çalmamı sağlayacak aksesuarlara sahiptim.
Sonuçta, bence işin sırrı şu:
Günün sonunda bu sorumlulukların tümü bize ait.
Ve son olarak da sohbeti olumlu bir şekilde sonlandırın
Zavallı adam sonunda büyük bir sanatçı oldu.
Tom ve Mary en sonunda yalnız kalmışlardı.
Bu bizim uzun zamanımızı aldı fakat sonunda onu bulabildik.
Sanırım sonunda buna alışacağım.
İyilik en sonunda kötülüğe karşı üstün gelecek.
%97'nin bir parçası da olabilirsiniz.
Sonuçta bu küresel krizden tek faydalananlar onlar, değil mi?
ve kadınlar bunu ortadan kaldıranlardı.
Bir federal mahkeme tarafından nihayet anayasaya aykırı bulunduğunda
veya Vicky'nin eşcinsel olması bir tesadüf değildi.
Ama nihayetinde devlet üniversitesine giderek
Üçüncü olarak da fikirler ile olan ilişkinizi değiştirmelisiniz.
Kutsal ayin iki kez ertelendikten sonra gerçekleşti.
Sonunda sırtlanlar avdan gelen aslanları kovaladı.
Artık benimle konuşmak istemediğini nihayet anladım.
Köpekler nihayet vazgeçti ve rakundan uzaklaştı.
Tom nihayet uyandığında nerede olduğunu bilmiyordu.
Tom sonunda hoşlandığı bir iş buldu.
Çoğu zaman mükemmelliği hedefleriz ancak hiçbir zaman bir şey yapmayız
Son olarak anti CEO kitabının temelinde hesap verebilirlik var.
Nihayetinde, yaklaşık 100 gün sonra, kol tamamen yeniden büyümüştü.
Tom sonunda Mary'nin gerçekten kendini sevmediğini anladı.
Yıllar süren çapkınlıktan sonra, Tom sonunda Mary ile yuva kurdu.
muhtemelen sonunda Dell Bilgisayar adında bir şirket olurdunuz.
Son olarak da kendime muhteşem bir gelecek şehrinin
Yıllar sonra start-up'ımı bırakma kararı verdim.
Ama sonunda, bakır levha gravürleri ve tipo açıklamalarını kullanarak
2016 seçimlerinde Donald Trump'ın seçilmesine yol açtı,
Son olarak, Aydınlanma insan doğasına aykırı mı?
İsteğim Disney'de geliştirme anlaşmasıyla neticelendi.
Napolyon, Rus İmparatorun barış için masaya oturacağından emindi
Sonunda buna alışacağımdan oldukça eminim.
Sonunda satıcı pahalı makineyi almam için beni ikna etti.
salgın kontrolden çıkarak 11 binden fazla kişiyi öldürdü.
Tom nihayet geldi.
Düşünülenin aksine o gelmedi.
Tom sonunda Mary'nin gerek fikrini ondan almayı başardı.
İspanya'daki savaş en sonunda 240.000 Fransız askerine mal olacaktı:
Bu sistem nihayetinde erkler ayrılığını öyle oturtmuştu ki sistemde
Son olarak, birisi konuştu.