Examples of using "Hiába" in a sentence and their turkish translations:
Ne yazık ki, umudum bir yanılsamaymış.
Yüzmeyi bilmeme rağmen
Boş yere sigarayı bırakmayı denedi.
O bunu tekrar denedi, ama boşuna.
Karanlığa rağmen... ...uyumayı göze alamazlar.
Hiç kimse ülkemde yatırım yapmak istemedi.
Bütün yardım boşuna.
Bu sonuçlar TechCrunch'ta yer alan start-up'lar için oldukça ilgi uyandırıcı.
Yabancılardan yemek dilenmek nafile. İstediği kadar denesin.
ama yıllardır şunu anlatmaya çalışıyoruz;
Ama o zamanlar bana bir şey söyleyemezdiniz.
ABD şirketlerinin yüzde 38'i kadınlar tarafından kurulmuş olmasına rağmen
John için çalışmayı sevsem de politikada başarılı olamadım.
Onlar evli olsalar bile ayrı yatak odalarında uyuyorlar.
Sizin iç geçirmeniz boşuna - Ben sizin fantezinizi yerine getirmeyeceğim.
Oğlunuz boşuna ölmedi. O bir kahraman olarak öldü.
Boş yere onun düşüncesini değiştirmeye çalıştık.
- Bütün uğraşlar boşa gitmişti.
- Onca emek heba olmuştu.