Examples of using "Ahelyett" in a sentence and their turkish translations:
çocuklara cesur erkek ya da
Çocuk güleceği yerde ağlıyor.
yüzümüze bir gülümseme yerleştiririz,
O ihtiyarlar gibi para biriktirmek
yok olmalarını öylece durup izlemek çok kolay.
ancak takım elbiseli spikerler değil
çok daha verimli sonuç alırdık.
Yağmur duracağı yerde arttı.
- Dışarı çıkmak yerine tüm gün evde oturdu.
- Dışarı çıkmak yerine bütün gün evde kaldı.
Buraya posta gönderme yerine Twitter'ı kullan.
Pazar ve devlet arasında kendimizi ezilmiş hissettiğimiz zaman
Sadece polisiye tedbirlerin arkasına saklanmak yerine
Yalnız bu araçlar gökyüzüne ve karaya bakmaktan ziyade,
Tek kullanımlık yemek çubuklarını kullanma yerine yemek yemek ve daha sonra yıkamak için plastik yemek çubuklarını kullanmak en iyisi.
Tom'un gelip seninle konuşmasını beklemek yerine, sadece onun yanına gitmelisin.