Examples of using "Weiten" in a sentence and their turkish translations:
Nefreti çok geniş bir çapta tanımlıyorum
Kitaplar zamanın engin denizini geçen gemilerdir.
Fakat bu engin, tekdüze kumullarda karanlıkta yol bulmak zor.
Günlük gazete dünya'nın sorunlarını kahvaltı masasına getirir.
Bütün yolu beni görmek için geldiğin için sana çok teşekkür ederim.
O, Kyushu'dan tüm yolu Mona Lisa'yı görmek için geldi.
Gündüzleri uzun yol gitmek bu yeni doğmuş yavru için çok zor. Hava serinken olabildiğince yol almalılar.