Examples of using "Umfeld" in a sentence and their turkish translations:
sosyal çevremizde konuştuğumuz bir şey değildi.
Tom İspanya'ya ait bir mahallede yaşıyor.
sosyal çevremde ya da yemek masamızda
Ortak ebeveynlik, biz bu dünyayı terk ettikten çok sonra
O kontrolden çıkmış koşabildi ve çevreyi kontrol edebildi.
yakınlaşma, yaratıcılık ve inovasyon organizasyon içinde ortaya çıkıyor.
Tom çok dilli bir ortamda büyüdü.
Tom çok dilli bir ortamda büyüdüğü için şanslıydı.
Şu anda yenilmezsin. Hatta diğerleri de fark ediyor.
Genişlemiş bir sosyal ufuk avantaj getirecektir.