Examples of using "Stadtrand" in a sentence and their turkish translations:
Şehir dışında bizi götürmeye hazır bir otobüs bekliyor.
Helen ve Kathy Tokyo'nun bir banliyösünde bir daire kiraladı.
Tom ve Mary ve çocukları hepsi Boston'un kenar mahallelerinde küçük bir evde birlikte yaşamaktadır.