Examples of using "Seeigel" in a sentence and their turkish translations:
Mary bir deniz kestanesidir.
Toxopneustes pileolus, dünyanın en zehirli denizkestanesi.
Denizkestanesini başka bir tanka geçiriyordum,
Artık miğfer salyangozlarının deniz kestanesine, ahtapotun da salyangozlara olan bağlantısını biliyorum.
Ama deniz biyoloğu Richard Fitzpatrick öfkeli bir denizkestanesinin saldırısına uğradığında gündüz vakti işini yapıyordu.