Translation of "Narr" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "Narr" in a sentence and their turkish translations:

Narr!

Seni deli!

Schweig still, du Narr!

Sessiz ol, seni aptal!

Tom ist ein Narr.

Tom bir aptal.

Tom war ein Narr.

Tom bir pislikti.

Tom ist kein Narr.

Tom bir aptal değildir.

Er benahm sich wie ein Narr.

O aptalca davrandı.

Sei nicht so ein sentimentaler Narr!

Böyle bir duygusal aptal olmayın.

- Wer fragt, ist ein Narr für fünf Minuten, wer nicht fragt, bleibt ein Narr sein Leben lang.
- Wer fragt, ist ein Narr für fünf Minuten, aber wer nicht fragt, bleibt ein Narr für immer.
- Wer fragt, ist fünf Minuten lang ein Narr; wer nicht fragt, bleibt ein Narr jetzt und immerdar.

Soran beş dakika bir aptaldır fakat sormayan her zaman bir aptal kalır.

- Sei kein Narr!
- Seien Sie kein Dummkopf!

Aptal olmayın.

Was war ich nur für ein Narr!

Ne kadar aptaldım!

Du hast doch gesagt, Tom sei ein Narr.

Tom'un bir pislik olduğunu söylediğini sandım.

Ein Narr und sein Geld sind leicht geteilt.

Bir aptal ve parası kolayca ayrılır.

Das ist Unsinn. Nur ein Narr würde es glauben.

O çok saçma. Bir aptalın dışında ona kimse inanmaz.

Er muss ein Narr sein, so etwas zu machen.

Böyle bir şey yapmak için aptal olmalı.

Ein Narr findet immer einen größeren Narren, der ihn bewundert.

Bir aptal her zaman kendisine hayran olacak daha büyük bir aptal bulur.

Verzeihen ist keine Narrheit, nur ein Narr kann nicht verzeihen.

Affetmek aptallık değildir, sadece bir aptal affedemez.

Ein Narr glaubt immer, dass die anderen die Narren sind.

- Bir aptal her zaman başkalarının aptal olduğuna inanmaktadır.
- Bir aptal her zaman başkalarının da aptal olduğuna inanır.

Wer nicht liebt Wein, Weib, Gesang, der bleibt ein Narr sein Leben lang.

Kim şarap, kadın ve şarkı sevmez; bütün hayatı boyunca aptal kalır.

- Keiner ist so närrisch, wie ein alter Narr.
- Alte Narren sind die närrischsten.

Yaşlı bir aptal gibi aptal yoktur.

Wer nicht liebt Wein, Weib und Gesang, der bleibt ein Narr sein Leben lang.

Şarabı, kadını ve şarkıyı sevmeyen bütün ömrü boyunca bir aptal kalır.

- Ich war ein Narr, Tom zu vertrauen.
- Ich war ein Dummkopf, Tom zu vertrauen.

Tom'a güvenmekle aptallık ettim.

- Was für ein Narr ich doch gewesen bin!
- Was für ein Dummkopf ich doch gewesen bin!

Ne kadar aptallık yaptım!

Besser ist's, zu schweigen und als Narr zu scheinen, als zu sprechen und jeden Zweifel zu beseitigen.

Sessiz kalmak ve bir aptal olarak düşünülmek bütün şüpheyi açıkça konuşmak ve gidermekten daha iyidir.

Der junge Mann, der nicht geweint hat, ist ein Wilder, und der alte Mann, der nicht lacht, ist ein Narr.

Ağlamamış genç bir adam acımasızdır ve gülmeyecek yaşlı bir adam bir aptaldır.

- Er ist alles andere als ein Narr.
- Er ist ganz und gar kein Dummkopf.
- Er ist alles andere als dumm.

O, bir aptaldan başka bir şey değildir.