Translation of "Geduldig" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "Geduldig" in a sentence and their turkish translations:

- Du bist geduldig.
- Sie sind geduldig.
- Ihr seid geduldig.

Sen sabırlısın.

- Sei bitte geduldig!
- Seid bitte geduldig!
- Seien Sie bitte geduldig!

Lütfen sabırlı olun.

Sei geduldig!

Sabırlı ol.

Seid geduldig!

Sabırlı olun!

Er war geduldig.

O, sabırlıydı.

Ich bin geduldig.

Ben sabırlıyım.

Tom war geduldig.

Tom sabırlıydı.

Wir sind geduldig.

Biz sabırlıyız.

Tom ist geduldig.

Tom sabırlıdır.

Wir waren geduldig.

Biz hasta olduk.

Du musst geduldig sein.

Sabırlı olmak zorundasın.

Thomas ist sehr geduldig.

Tom çok sabırlıdır.

Ich bin nicht geduldig.

Sabırlı değilim.

Sei geduldig gegen Tom!

Tom'a karşı sabırlı olun.

Gott, mach mich geduldig!

- Allah'ım bana sabır ver!
- Tövbe yarabbi!

Sie ist äußerst geduldig.

O son derce sabırlı.

Tom war sehr geduldig.

Tom çok sabırlıydı.

Tom saß geduldig da.

Tom sabırla oturdu.

Du bist sehr geduldig.

Çok sabırlısın.

Er war sehr geduldig.

O çok sabırlıydı.

Wir waren sehr geduldig.

Biz çok sabırlıydık.

Sie hörte geduldig zu.

Sabırla dinledi.

Tom hörte geduldig zu.

Tom sabırla dinledi.

Ich bin sehr geduldig.

Ben çok sabırlıyım.

Tom ist nicht sehr geduldig.

Tom çok sabırlı değildir.

Tom ist geduldig, nicht wahr?

Tom sabırlı, değil mi?

Sie wartete geduldig auf ihn.

O, sabırla onu bekledi.

Sie ist sanftmütig und geduldig.

O nazik ve sabırlı.

Komm schon, Tom, sei geduldig.

Hadi, Tom, sabırlı ol.

Tom wartete geduldig auf Maria.

Tom sabırla Mary'yi bekledi.

Tom ist geduldig mit mir.

Tom bana karşı sabır gösteriyor.

Seien Sie geduldig mit anderen.

Başkalarına sabırlı olun.

Seien Sie geduldig und optimistisch.

Sabırlı ve iyimser olun.

- Tom ist nicht so geduldig wie du.
- Tom ist nicht so geduldig wie Sie.
- Tom ist nicht so geduldig wie ihr.

Tom senin kadar sabırlı değil.

Sie ist sehr gedankenvoll und geduldig.

O çok düşünceli ve sabırlı.

Er hat gelernt, geduldig zu sein.

Sabırlı olmayı öğrendi.

Versuche, gegenüber anderen geduldig zu sein.

Başkalarıyla sabırlı olmaya çalış.

Tom hat gelernt, geduldig zu sein.

Tom sabırlı olmayı öğrendi.

Tom ist wirklich geduldig, nicht wahr?

Tom gerçekten sabırlı, değil mi?

Sei bitte geduldig, das braucht Zeit.

Sabırlı olun lütfen. Bu zaman alır.

Tom ist sehr geduldig, nicht wahr?

Tom çok sabırlı, değil mi?

Sei heute bitte geduldig mit mir.

Lütfen bugün bana tahammül edin.

Mein Rat ist, geduldig zu sein.

Benim tavsiyem sabırlı olmaktır.

Ich denke, wir müssen geduldig sein.

Sabırlı olmak zorunda olduğumuzu düşünüyorum.

Er ist weniger geduldig als sein Bruder.

O, erkek kardeşinden daha az sabırlı.

Sie ist nicht so geduldig wie du.

O senin kadar sabırlı değil.

Auch ich bin dir gegenüber ziemlich geduldig.

Ben de sana karşı oldukça sabırlıyım.

Tom ist nicht so geduldig wie Maria.

Tom Mary kadar sabırlı değil.

Trotz seines Ärgers hörte er mir geduldig zu.

Öfkesine rağmen, sabırla beni dinledi.

- Du musst geduldig sein.
- Du musst Geduld haben.

Sabırlı olmalısın.

Tom versuchte geduldig, Mary die Situation zu erklären.

Tom durumu sabırla Mary'ye açıklamaya çalıştı.

- Ich habe keine Geduld.
- Ich bin nicht geduldig.

Benim sabrım yok.

Nicht viel, jeder oder jeder wird einmal geduldig sein

Çok değil ya herkes ya herkes bir kere sabredecek

Er war verärgert, aber er hörte mir geduldig zu.

O kızgındı, ama sabırla beni dinledi.

Ich höre geduldig zu, aber ich bin nicht interessiert.

Sabırla dinliyorum ama ilgilenmiyorum.

Tom saß geduldig in seinem Sessel und wartete auf Maria.

Tom Mary'yi beklerken sandalyesinde sabırla oturdu.

- Tom ist sehr geduldig.
- Tom ist ein sehr geduldiger Mensch.

Tom, çok sabırlı bir adam.

Tom hörte geduldig zu, während der alte Mann redete und redete.

Yaşlı adam abuk subuk konuşurken Tom sabırla dinledi.

- Tom wartete geduldig drei Stunden lang.
- Tom geduldete sich drei Stunden lang.

Tom üç saat sabırla bekledi.

Wenn du eine Sprache erlernen willst, musst du geduldig sein. Der Erfolg braucht etwas Zeit.

- Bir dil öğrenmek istiyorsan sabırlı olmalısın. Başarı biraz zaman gerektiriyor.
- Bir dil öğrenmek istiyorsan sabırlı olmalısın. Başarı biraz zaman gerektirir.