Examples of using "Eventuell" in a sentence and their turkish translations:
Geri dönebilirim.
Öğleden sonra kar yağabilir.
Onu düzenleyebilirim.
Muhtemelen bunu benim için çevirir misin?
Ama belki de ''kalbi kırık'' dediğimiz zaman
Belki yeni bir asistana ihtiyacım var.
Tom sana yardım edebileceğini düşünüyor.
Her neyse, o şimdi Paris'te olabilir.
O, sorununu çözmeyebilir.
Sanırım eve erken gitmem gerekebilir.
Ne bilmem gerektiğini belki bana söyleyebileceğini düşündüm.
Tom'a oy verebilirim.
- Yarın işe gelemeyebileceğimi düşünüyorum.
- Sanırım yarın işe gelemeyeceğim.
Tom işten çıkarılabileceği ihtimalini tamamen göz ardı edmedi.
Sorun zamanla kendiliğinden çözülecektir.
Bu katlanan şemşiyeyi yanına al. Yararlı olabilir.
Birkaç dakika gecikebilirim.
Tom'un neden burada olmadığına dair hiç fikrin var mı?