Examples of using "Erschöpfung" in a sentence and their turkish translations:
Tom yorgunluktan yıkıldı.
O yorgun düşene kadar yüzdü ve sonra eve döndü.
Hastalık nedeniyle ödevimde erkek kardeşime yardım ettirmek zorunda kaldım.
Tom hararetli ve yorgun görünüyordu, ona soğuk bir içecek teklif edip, oturup dinlenmesini söyledim.