Examples of using "Boot" in a sentence and their turkish translations:
Tom'un teknesi battı.
Ev!
bir gemi gibi kayık gibi aynı
Bir tekne alabora oldu.
Tekne akıntıyla sürüklendi.
Onlar tekneye bindiler.
Bu tekne denize açılmaya uygun.
Tom tekneye bindi.
Onların bir tekneleri vardı.
Tekne çok kalabalıktı.
O, Tom'un teknesi.
Tom'un bir teknesi var mı?
Tom'un bir teknesi var.
Bir teknem var.
Tekneniz var mı?
Saatle bir tekne kiralayabilirsin.
Gemi bir yıldırımla battı.
Ben aynı durumdayım.
Tom bir teknede yaşıyor.
- Hepimiz aynı teknedeyiz.
- Biz aynı gemide oturuyoruz.
Teknenin battığını gördüm.
O bir denizaltı mı?
Tom'un daha büyük bir tekneye ihtiyacı var.
Tekneyi sarsmayın.
Bu teknenin altı küreği vardır.
Bir teknede yaşıyorum.
Bu tekne denize açılmaya uygun değil.
İhtiyarlar tekneye geçti.
Tekne denize doğru sürüklendi.
Tom'un iki evi ve bir teknesi var.
Bir tekne ile oraya gidebilirsin.
Bizim tekne bir balık sürüsünü izledi.
Tekne denizde sürüklendi.
Tekne kıyıya yakın demir attı.
Bana bir tekne verebilir misin?
Gemi ile dünya etrafındaki yolculuğuna başladı.
Saatle tekne kiraladım.
Saatlik olarak bir tekne kiralayabilirsiniz.
Ufukta bir tekne görüyor musun?
O her şeyi tekneden attı.
Biz saatlik bir tekne kiraladık.
Daha büyük bir tekneye ihtiyacınız olacak.
Hepimiz aynı gemideyiz.
Tom Mary'nin tekneden çıkmasına yardım etti.
Biz bir tekne ile gölü geçtik.
Tekne dibe battı.
ya da o kayığa hiç binmedi mi?
Tekne yüzen bir buz tarafından parçalandı.
Tekne Pasifik Okyanusu açıklarında gitti.
O tekne Kübalı mültecilerle doluydu.
Teknelerini sahile çektiler.
- Tom ve Mary aynı şartlarda.
- Tom ve Mary benzer durumda.
Tom bir gemide doğdu.
Bob onun büyük teknesi hakkında övündü.
Biz saatlerdir tekneyi bekliyorduk.
Ben seninle aynı durumdayım.
İki evi ve bir teknesi var.
Biz adaya giden tekneye bindik.
Kayık gölün dibine battı.
Sein rüdes Benehmen ärgert mich.
Tom asla tek başına kanosuyla dışarı çıkmaz.
Nehri bir botla geçeceğiz.
Aynı durumdayız gibi görünüyor.
ya da muhteşem manzaralı bir teknedeki restoran gibi fikirlerdir.
Adaya tekne ile ulaşmak kolaydır.
Tom erkek kardeşinin sahip olduğundan daha büyük bir tekneye sahip olmak istiyordu.
Aniden büyük bir dalga geldi ve tekne kayboldu.
- Hepimizin aynı gemide olduğunu hatırla.
- Hepimizin aynı gemide olduğu unutma.
- Unutma, hepimiz aynı gemideyiz.
hepimizin bir bütün olduğunu hatırlatıyor--
Gemi su yükledi ve neredeyse alabora oluyordu.
Adaya tekne haricinde ulaşma imkanı yok.
Tekne bir zincirle çapaya bağlıdır.
Onlar kendilerini balıkçı olarak kamufle etti ve bir tekne ile kaçtı.
Hayatımda sarı bir denizaltı hiç görmedim.
Denizaltı 300 metreye kadar dalabilir.
Denizaltı yüzeye doğru ince bir buz tabakasını yarıp geçmek zorunda kaldı.
kimin kayığına bindi? ya da hiç gitmedi mi?
Kayığın küreğini çeken çocuk benim bir arkadaşımdır.
Teknede uyudum.
Onu elinden yakaladı ve onu tekneye çekti.
- Bu tekne artık denize dayanıklı değil.
- Bu tekne denize açılabilir durumda değil artık.
Tekne fırtına sırasında battı.
Beni buradan uzaklaştıracak bir tekne istiyorum.
O bizi teknesiyle adaya götürecek kadar kibardı.
Tom teknesine kız arkadaşının adını verdi ama sonra o onu terk etti.
Biz fırtınalı denizde teknenin savrulduğunu gördük.
Bir araba, bir bisiklet, bir uçak, bir tekne ve bir tren tümü ulaştırma araçlarıdır.
Bu deniz altı bir mil derinlikten fazla fazlasına dalış yapabilir.