Examples of using "Bleibe" in a sentence and their turkish translations:
Siz arkadaşlar burada kalın.
Kalıyorum.
Burada kalacağım.
Kalmıyorum.
Bugün evde kalıyorum.
İstersen kalırım.
Ben bugün evde kalacağım.
Pozitif kalın.
Ben kalıyorum.
Kalacak bir yere ihtiyacım var.
Oturmayı tercih ederim.
Yarından sonraki güne kadar kalacağım.
İtalya'da kalıyorum.
Osaka'da kalıyorum.
Ben yalnız olmayı tercih ederim.
Tom'un yaşayacak hiçbir yeri yoktu.
- Kalacak bir yere ihtiyacın var mı?
- Kalacak bir yere mi ihtiyacınız var?
Evde kalırım.
Seninle kalıyorum.
Sen geri dönünceye kadar burada bekleyeceğim.
Eğer yağmur yağarsa kalacağım.
Benimle iletişimi koparmayın.
Üç aydır burada kalıyor olacağım.
Ciddi olarak irtibatta kal.
Ben Pazar günleri evde kalırım.
Burada biraz daha kal.
Biraz daha orada kal.
Yaşayacak bir yer buldun mu?
Ben kısa bir süre için burada kalacağım.
Benimle biraz zaman geçir.
İki gün burada kalıyor olacağım.
Öbür güne kadar burada kalacağım.
Merakta kalın.
Tom çıkana kadar kalacağım.
Burada çok kalmayacağım.
Tom'un yaşayacak bir yeri olduğunu düşündüm.
Gelecek sefer daha uzun kalacağım.
Ben üç gün daha kalacağım.
Sen geri dönene kadar burada kalacağım.
Bir veya iki gün daha kalacağım.
Ben yalnızca bir gün için buradayım.
Orijinal planıma bağlı kalıyorum.
Olduğun gibi kal.
Burada kal ve onu bekle.
Yağmur yağıyor, bu yüzden burada kalıyorum.
Üç ay Avustralya'da kalacağım.
Yarın yağmur yağarsa, evde kalacağım.
Endişelenme. Ben seninle kalacağım.
Sen burada olduğun sürece, ben kalacağım.
Lütfen ayakta kalın.
Saat altıya kadar orada kalacağım.
Yağmur yağarsa evde kalacağım.
Sık sık gece geç saatlere kadar yatmam.
Ben pazar günleri her zaman evde kalırım.
Gitmeyi kalmaya tercih ederim.
- Yarın yağmur yağarsa evde kalacağım.
- Yarın yağmur yağarsa, evde kalacağım.
- Şimdilik halamla birlikte kalıyorum.
- Şimdilik teyzemle birlikte kalıyorum.
Öbür gün yağmur yağarsa evde kalacağım.
Bazen Tatoeba'da üç saat kalıyorum.
Kalbinin sesini dinle.
Tom birkaç gün kalmamı istiyor.
Tom birkaç hafta kalmamı istiyor.
Kalmamı istersen daha uzun bir süre kalırım.
Sadece hafta sonu için Boston'da olacağım.
- Burada kalabilir miyim?
- Burada kalırsam sorun olur mu?
- Yarın yağmur yağarsa, ben sadece evde kalacağım.
- Yarın yağmur yağarsa evde kalacağım.
Okyanusu öv ama karada kal.
Yalnız gitmektense evde kalmayı tercih ederim.
Onu yapmaya devam et.
Ne dersen de, fikrimi değiştirmeyeceğim.
Davet edilmediğim için evde kalacağım.
Yeni bir yer aramaya başlamamız gerek.
En azından bir gün daha Boston'da kalacağım.
Bu sıcak havada dışarıya gitmektense evde kalmayı tercih ederim.
- Ben yarın evde kalacağım.
- Yarın evde kalacağım.
Tiyatroya giderse evde kalırım.
Kalmamı istemediğine emin misin?
Ben kendi şirketimi tercih ederim.
Tom, Meryem'in evde çocuklarla kalmasını istedi.
Dışarısı aşırı soğuk olduğundan dolayı yatakta dinleniyorum.
Gerçekten kalmamı istemediğine dair içimde bir his var.
Tenzing, bana evinde kalmayı ve iş vermeyi teklif etmişti.
Kalmamı istiyorsan, sadece bana söyle.
Eğer istersen Tom dönünceye kadar burada seninle kalırım.
O kadar çok işim var ki, bir saat daha kalacağım.
Tom Mary'nin bir ev hanımı anne olmasını istedi.
Bugün evde kalacağım.
Sanırım burada kalsam daha iyi olur.
Orada kal ve kıpırdama!
Ya da kuyruğunu tutmaya ve başından uzak durmaya çalışırım.