Examples of using "Bereuen" in a sentence and their turkish translations:
Bundan pişman olacaksınız!
Pişman olacaksın!
Buna pişman olacaksın.
Bundan pişman olmayacaksınız.
Buna pişman olacaksın.
Bundan pişman olacağım.
O bundan pişman olacak.
Buna pişman olacaksın.
Tamam! Bundan pişman olacaksın.
Ona pişman olmayacaksın.
O, pişman olacağın bir şey.
Bundan pişman olmayacaksınız!
Bundan asla pişman olmayacaksın.
Yine de ona pişman olacaksın.
Biz o karara pişman değiliz.
O sözleri söylediğine pişman olacaksın.
Daha sonra pişman olabileceğin hiçbir şey söyleme.
Bir gün bundan pişman olacaksın.
Sen çarmıhta pişman olacaksın.
Bunu yapma! Pişman olacaksın.
Bu kararından pişmanlık yaşamayacaksın.
Eninde sonunda pişman olacak.
Emin misiniz? Bundan daha sonra pişman olmayacaksınız.
Er ya da geç, bu başıboşluğundan pişman olacaksın.
O bundan pişman olacak.
Neden pişman olacağın şeyler yapıyorsun?
Yaptığına pişman olacaksın.
Bunlardan biriyle karşılaşırsanız pişman olursunuz.
Tom'u yalnız bırakın yoksa bundan pişman olursunuz.
O pişman olabileceği bir şey söylemek istemedi.
Tom pişman olabileceği bir şey söylemek istemiyordu.
Yaptığına pişman olacağın bir zaman gelecek.
Hayatımın geri kalanını pişman olarak geçirmek istemiyorum.
Bundan pişman olmaya başlıyorum.
Bundan pişman olduğun bir gün gelecek.
Gençliğini boşa harcama, yoksa sonra üzülürsün.
Okuldan ayrılırsan pişman olacağını düşünüyorum.
Pişman olacağın bir şeyi yapma.
Eğer Tom onu yaparsa, pişman olacağından emin.
Bir gün bundan pişman olacaksın.
Bir bisiklet al. Eğer yaşarsan, bundan pişman olmazsın.
- Önünde sonunda pişman olacaktır.
- Eninde sonunda pişman olacak.
Babanın gitarını satarsan pişman olacağını düşünüyorum.
Dürüst olmak gerekirse, ani kararlarımdan asla pişman olmadığımı söylesem yalan söylemiş olurum.
Bundan pişman olacağın bir zaman olacak.
Pişman olacağınız bir şey söylemek için tahriklere kapılmayın.