Translation of "„nein" in Turkish

0.010 sec.

Examples of using "„nein" in a sentence and their turkish translations:

Nein, nein, nein!

Hayır, hayır, hayır!

Nein heißt nein.

Hayır hayır demektir.

- O nein!
- Oh, Nein!

Oh, hayır!

Nein!

Hayır!

Nein.

Hayır.

Nein?

- Hayır mı?
- Hayır mı dedin?

- Nein, nur eins.
- Nein, nur einer.
- Nein, nur eine.

- Hayır, sadece bir.
- Hayır, sadece bir tane.
- Yok, sadece bir tane.
- Hayır, yalnızca bir adet.

Ich frage mich, wie lange ich noch Licht habe. Nein, nein, nein, nein.

Bunda ne kadar ışık kaldığı konusunda endişeliyim. Hayır, olamaz.

-Nein, aber du gehorchst ihnen. -Nein.

-Ama onların kurallarına uyuyorsunuz. -Hayır.

Nein, nein! Das ist nicht richtig.

Hayır, hayır! Bu doğru değil.

Aber nein.

Ama yoklar.

Nein, nichts.

Hayır, hiçbir şey yok.

Nein, danke.

Hayır, teşekkürler.

- Nein.
- Nö.

Hayır.

Oh, Nein!

Oh hayır!

- Nein.
- Nee.

Hayır.

Nein, warum?

Hayır, neden?

Nein, Papa!

Hayır, baba!

Nein, nein, das geht auf meine Rechnung.

Hayır, hayır, bende.

- Nein, musst du nicht.
- Nein, müsst ihr nicht.
- Nein, müssen Sie nicht.

Hayır, zorunda değilsin.

Nein, nein! Ich gehe in die Stadt zurück.

Hayır, hayır! Kasabaya geri döneceğim.

- Die Antwort ist „Nein!“
- Die Antwort lautet nein.

Cevap hayır.

- Nein, du verstehst nicht.
- Nein, Sie verstehen nicht.

Hayır, sen anlamıyorsun.

- „Sprechen Sie Deutsch?“ – „Nein.“
- „Sprichst du Deutsch?“ – „Nein.“

" Almanca biliyor musunuz? " "Hayır, bilmiyorum"

- „Sprechen Sie Französisch?“ – „Nein.“
- „Sprichst du Französisch?“ – „Nein.“

- "Fransızca biliyor musun?" "Hayır."
- "Fransızca konuşuyor musun?" "Hayır, konuşmuyorum."

Nein, sicher nicht.

Tabii ki hayır.

Nein. Die Menschheit

Hayır, hayır. İnsanlığın

Oh, Mann. Nein!

Tanrım. Olamaz!

Ja oder nein?

Evet mi, hayır mı?

Nein, sag nichts!

Hayır, hiçbir şey söyleme!

„Verstehst du?“ – „Nein.“

"Anlıyor musun?" "Hayır."

Ich sagte nein.

Hayır dedim.

Tom sagte nein.

Tom hayır dedi.

„Dies?“ – „Nein, das!“

"Bu mu?" "Hayır, şu!"

- Nein.
- Nee.
- Nicht.

Hayır.

Sie sagten nein.

Hayır dediler.

Ich sage nein.

Hayır diyorum.

Heißt das: nein?

Hayır mı diyorsun?

- Nein.
- Nee.
- Nö.

Hayır.

Er sagte nein.

O, hayır dedi.

Sie sagte nein.

O hayır dedi.

Maria sagte nein.

Mary hayır dedi.

Sag einfach nein.

Sadece hayır de.

- „Bist du Vegetarier?“ - „Nein, du?“
- „Sind Sie Vegetarier?“ - „Nein, Sie?“
- „Seid ihr Vegetarier?“ - „Nein, ihr?“
- „Seid ihr Vegetarier?“ - „Nein, du?“

"Vejetaryen misin?" - "Hayır, peki sen?"

- Nein, das stimmt nicht.
- Nein, das ist nicht wahr.

Hayır, bu doğru değil.

- Du kannst nicht „nein“ sagen.
- Du kannst nicht nein sagen.

Hayır diyemezsin.

- Nein danke, ich bin schwanger.
- Nein, danke! Ich bin schwanger.

Hayır teşekkürler, ben hamileyim.

- Was, wenn sie nein sagt?
- Und wenn sie nein sagt?

Peki ya hayır derse?

- Ich habe schon Nein gesagt.
- Ich habe bereits Nein gesagt.

Zaten hayır dedim.

- Du hättest nein sagen können.
- Sie hätten nein sagen können.

Hayır diyebilirdiniz.

- „Hast du Maria umgebracht?“ – „Nein!“
- „Haben Sie Maria umgebracht?“ – „Nein!“

"Mary'yi öldürdün mü?" "Hayır, öldürmedim."

Nein, das funktioniert nicht.

Hayır, bu olmayacak.

Oh, nein, schau doch.

Olamaz, şuna bakın.

Nein, sie sind beschäftigt --

Onlar sadece meşgul.

Nein, wirklich gar nicht.

Hayır, hiç de öyle değil.

Für den Drogenkauf. Nein.

bir ülke olacağını sanmayın. Hayır.

Mein Papa sagte nein.

Babam hayır dedi.

Nein, geh noch nicht.

Hayır, henüz gitme.

Nein, das ist alles.

Hayır, hepsi bu.

„Nein“, wiederholte der Engländer.

"Hayır, " İngiliz tekrarladı.

Nein, das ist unmöglich.

Hayır, bu mümkün değil.

Nein, ich singe nicht.

Hayır, ben şarkı söylemiyorum.

Nein, ich bin Engländerin.

Hayır, ben İngilizim.

Nein, ich bin Engländer.

Hayır, ben bir İngilizim.

Ich wollte nein sagen.

Hayır demek istedim.

„Noch Kaffee?“ – „Nein, danke.“

"Daha fazla kahve?" "Hayır teşekkürler."

Nein, ich will nicht.

Hayır, ben istemiyorum.

Nein, hatte er nicht.

Hayır, o yapmadı.

Tom wird nein sagen.

Tom hayır diyecek.

„Nein“, antwortete Tom entschlossen.

Tom kararlı bir biçimde "Hayır" diye yanıtladı.

Ich muss nein sagen.

Hayır demek zorundayım.

Die Antwort ist „Nein!“

- Cevap hayır.
- Cevap hayırdır.

Ich werde nein sagen.

Hayır diyeceğim.

Tom sagte nie nein.

Tom asla hayır demedi.

Ich hätte nein gesagt.

Ben hayır derdim.