Examples of using "übrigens" in a sentence and their turkish translations:
- Sırası gelmişken, kaç yaşındasın?
- Sırası gelmişken, kaç yaşındasınız?
Neyse ne istiyorsun?
Bu arada, adresiniz nedir?
ha bu arada Armağan Toker ile evlendi
Sırası gelmişken, adresin nedir?
Bu arada, o nerede oturuyor?
Ne yapıyorsun bu arada?
bu arada uyku hapı kullanmıyoruz.
Bu arada sana söyleyecek bir şeyim var.
- Bu arada ödevini yaptın mı?
- Aklıma gelmişken, ödevini yaptın mi?
- Söz açılmışken, ödevini yaptın mı?
Bu arada, bu öğleden sonra boş musun?
Bu arada sana bir şey söylemek zorundayım.
Söz açılmışken, iyi bir cümle
Oh, bu arada, sana söyleyeceğim bir şey var.
Bu arada, Suzuki'yi duydun mu?
Aslında Tom'dan onu yapmasını rica ettim.
Aslında, okumak için Yeni Zelanda'ya gidiyorum.
Bu arada, keman çalar mısın?
Aklıma gelmişken, o zamandan beri ondan haber aldın mı?
Sırası gelmişken, nerelisiniz?
Tabii ki o bir şarkıcı değil. O bir aktör.
Doğruyu söylemek gerekirse bu sabahtan beri bir şey yemedim.
Bu arada, Tom hâlâ seninle çıkmak istiyor.
Bu arada, bu çevrede iyi bir restoran biliyor musun?
Sırası gelmişken, gelecek hafta üniversite mezuniyet törenimiz olacak.
Bu arada, Mary'nin işinden ayrıldığını duydun mu?
Bu arada, ölümden sonra herhangi bir şey var mı sence?
Bu arada, son zamanlarda ondan haber aldın mı?
Oh, aklıma gelmişken, sana gösterecek bir şeyim var.
Sırası gelmişken, Mike, evine nasıl gideceğimi lütfen bana söyler misin?
Bu arada, nerede yaşıyorsun?
Bu arada, İngilizcem kesinlikle ümit vaat etmiyor.
Bu arada, Japonca'dan çeviri yaparsan, sahiplenilmemiş cümlelerden uzak dur. Çünkü aralarında birçok doğal olmayan ve yanlış cümleler var.