Examples of using "Übt" in a sentence and their turkish translations:
Tom her gün pratik yapar.
O, şimdi keman çalışıyor.
Tom her gün fagot çalarak pratik yapar.
Tom kara büyü uyguluyor.
O her gün keman çalışır.
Mary bir maraton için antrenman yapıyor.
Bu baskıyı kim uyguluyor?
Tom her gün piyano çalıyor.
Her gün piyano çalışır.
Onun kötü bir etkisi var.
Tom neredeyse her gün piyano çalışıyor.
Haftada kaç kez futbol takımı çalışma yapar?
Bay Sato hafta sonlarında okçuluk çalışması yapar.
Akşam yemeğinden önce her zaman piyano çalışır.
Pratik yapmaya devam edin.
Tom aynanın önünde konuşmasını çalışıyor.
O piyano sınavı için pratik yapıyor.
Paris Japon kızları için büyük bir cazibeye sahiptir.
O, gece geç saatlere kadar gitar çalma uygulaması yapar.
O her gün piyano çalar, bu yüzden bir piyanist olabilir.
O piyanist olmak için her gün piyano çalışır.
Ondan uzak dur. Kötü bir etkisi var.
Tom maratona hazırlanıyor.
Öğretmenin öğrenciler üzerinde büyük bir etkisi var.
Tom dün ön ehliyetini aldı, bu yüzden araba sürmeyi pratik yapmak için babası ile birlikte dışarıda.