Translation of "S'approcher" in Turkish

0.009 sec.

Examples of using "S'approcher" in a sentence and their turkish translations:

- Ne laisse personne s'approcher du feu!
- Ne laissez personne s'approcher du feu.
- Ne laisse personne s'approcher du feu.

Herhangi birinin ateşe yaklaşmasına izin vermeyin.

Ne le laisse pas s'approcher !

Onun yaklaşmasına izin verme.

J'ai vu une silhouette s'approcher.

Ben uzaktan yaklaşan bir suret gördüm.

Ne laissez pas l'ennemi s'approcher.

Düşmanın yaklaşmasına izin vermeyin.

Le jeune essaie de s'approcher de la femelle.

Gencimiz dişiye yaklaşmaya çalışıyor.

Prêt à attraper tout saumon qui oserait s'approcher.

Fazla yakınından geçen tüm somonları yakalamaya hazırdır.

Ne laissez personne s'approcher ou entrer dans cette pièce.

Herhangi birinin bu odaya girmesine ya da yaklaşmasına izin verme.

Dites-lui de ne pas trop s'approcher du chien.

Ona köpeğe yaklaşmamasını söyle.

- L'officier de police de service sentit un vieil homme s'approcher derrière lui.
- L'officier de police en service sentit un vieil homme s'approcher derrière lui.

- Görevli memur arkasından yaşlı bir adamın geldiğini hissetti.
- Görevli polis memuru, ardından gelen yaşlı bir adamı algıladı.

Il tenta de s'approcher d'elle en utilisant tous les moyens possibles.

O tüm yolları deneyerek ona yaklaşmaya çalıştı.

Si vous voyez un homme s'approcher de vous avec l'intention évidente de vous faire du bien, vous devriez vous sauver.

Sana faydalı olmak amacıyla sana yaklaşan bir adam görürsen, hayatın için koşmalısın.