Translation of "Profité" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "Profité" in a sentence and their turkish translations:

- Tu as profité de moi.
- Vous avez profité de moi.

Benden yararlandın.

J'ai profité d'une occasion.

Bir fırsattan yararlandım.

Il a profité de moi.

O benden yararlandı.

J'en ai profité pour visiter Rome.

Roma'yı ziyaret etme fırsatım oldu.

Il a profité de sa chance.

O fırsatlarının çoğunu kendi yarattı.

J'ai profité d'une promo et acheté trois pulls.

Bir satış avantajından yararlandım ve üç kazak aldım.

J'ai profité de l'occasion pour visiter le musée.

Ben müzeyi ziyaret etme fırsatını elde ettim.

Nous avons profité de la plage toute la journée.

Biz bütün gün deniz kenarında eğlendik.

Nous avons profité d'un long voyage à travers l'Océan Pacifique.

Pasifik Okyanusundaki uzun bir yolculuktan zevk aldık.

Nous avons profité du beau temps pour jouer au tennis.

Tenis oynamak için güzel havadan yararlandık.

Dans les montagnes de Patagonie, la mère puma a profité de l'obscurité.

Patagonya dağlarındaki anne puma karanlıktan faydalanmış.

Nous avons profité de la brise fraîche qui venait de la rivière.

Nehirden gelen serin esintinin tadını çıkardık.

- Elle a tiré parti de sa gentillesse.
- Elle a profité de sa gentillesse.

O, kibarlığından faydalandı.

- Il a tiré parti de sa gentillesse.
- Il a profité de sa gentillesse.

O, kibarlığından faydalandı.

Ils ont lancé des portables OLED avec un plus petit écran. De cette façon, ils ont profité

cep telefonları daha küçük ekranlarla çıkardılar. Bu şekilde, elinde

- Il a saisi toutes les opportunités qui se présentaient à lui.
- Il a profité de toutes les opportunités qu'il a eues.

Sahip olduğu her fırsattan yararlandı.