Examples of using "Pouviez" in a sentence and their turkish translations:
ama beni koklayarak tahmin edebilirsin.
- Bana yardım edip edemeyeceğini merak ediyordum.
- Bana yardım eder misin?
Bizimle gelebilirsen mutlu oluruz.
Bunu yapabileceğinizi biliyordum, Tom.
Bana yardım edebilirsen minnettar kalırım.
- Onun ne dediğini anlayamadın.
- Onun ne dediğini anlayamadınız.
Sen iki yaşındayken ona kadar sayamazdın.
kamera ya da telefonunuzu getiremeseniz?
ve onları komşularınızdan zar zor savunabilirsiniz.
Kapıyı açamamana şaşmamalı.
Gelemediğini duyduğumda hayal kırıklığına uğradım.
Çocukların için genleri seçebilseydin, seçer miydin?
Eğer bunu benim için yapsaydınız çok memnun olurdum.
Gelebilirsen, çok mutlu olurum.
Onu benim için yapabilirsen minnettar olurum.
Nasıl hatırlayamadın?
Sana konuşabileceğini söyledim mi?
Yapabileceğini yaptın.
Nasıl bilebilirsin?
Bizimle gelebilseydin mutlu olurdum.
Yardım etmek için elinden geleni yaptın.
Bir içki isteyebileceğini düşündüm.
Zaman yolculuğu yapabilsen nereye gidersin?
Zamanında geriye dönebilsen ne değiştirirsin?
Bunu yapabileceğini bilmiyordum.
Issız bir adada yaşamaya gitmek zorunda olsan ve yanında sadece bir kitap alabilsen, hangisini seçersin?
Onu benim için yapabilirsen sana minnettar olurum.
Fransızcayı çok iyi konuşabildiğin konusunda herhangi bir fikrim yoktu.
Akşam yemeği için bize katılırsan, memnun olurum.
Beni kasabaya kadar götürebilirsen çok minnettar olurum.
Akşam yemeğinde bize eşlik ederseniz harika olur.
Yaşlı olmanın bir avantajı gençken almayı göze alamadığın her şeyi artık istememendir.
Vaktin olduğunda bir bakarsan minnettar olurum.
Bana yardımcı olabilir misiniz?
Onu yapabileceğini düşünmedim.
Bunu yapamayacağınızı biliyordum.