Translation of "Nid" in Turkish

- Remets-le dans le nid.
- Remets-la dans le nid.
- Remettez-le dans le nid.
- Remettez-la dans le nid.

Bunu yuvaya geri koy.

L'oiseau est dans son nid.

Kuş yuvasında.

Les corbeaux font leur nid.

Kargalar yuvalarını yapıyorlar.

Ils le portent à leur nid

yuvalarına taşıyorlar

nid de fourmis entraîne des ruptures

parçalayan yuvasına götüren karınca

Pendant des heures autour du nid

yuvanın etrafında saatlerce

Le nid est tombé par terre.

Yuva yere düştü.

Ils peuvent continuer à détruire le nid.

yok edip yuvalarına taşıyabilirler.

Petit à petit, l'oiseau fait son nid.

Yavaş yavaş, kuş yuvasını yaptı.

Après un moment, les fourmis quittent le nid

bir süre sonra karıncalar bu yuvalarını terk ediyor

En voiture, faites attention aux nid-de-poules.

Araba sürerken çukurlara dikkat edin.

Tous les enfants quittent le nid un jour.

Bütün çocuklar bir gün yuvadan ayrılır.

C'est palpitant de descendre dans un nid de serpents.

Bir yılan kuyusuna inmek her zaman heyecan vericidir.

Sois prudent. Tu vas remuer un nid de frelons.

Dikkatli ol. Bir arı kovanına çomak sokacaksın.

- Nous avons sauvé un petit oiseau qui était tombé du nid.
- On a sauvé un petit oiseau qui était tombé du nid.

- Yuvadan düşen küçük bir kuşu kurtardık.
- Yuvadan aşağı düşmüş bir yavru kuşu kurtardık.

Attention ! Il y a un nid de poule sur la route.

Dikkatli ol! Yolda bir çukur var.

Tu viens de mettre le pied sur un nid de frelons.

Sen sadece bir eşek arısı yuvasının üzerine bastın.

Tu devrais faire attention aux nid-de-poules lorsque tu conduis.

Araba sürerken çukurlara dikkat etmelisin.

La nuit est le moment le plus sûr pour faire son nid.

Gece, yumurta bırakmak için en güvenli zaman.

Et on est prêts. C'est palpitant de descendre dans un nid de serpents.

Ve işte hazırız. Bir yılan kuyusuna inmek her zaman heyecan vericidir.

Les grues ont tendance à faire leur nid dans les clochers des églises.

Turnalar yuvalarını kilisenin çan kulelerine yapmaya eğilimliler.

Les pigeons peuvent retrouver leur chemin jusqu'à leur nid avec l'aide du champ magnétique terrestre.

Güvercinler dünyadaki manyetik alanının yardımıyla evlerine dönebilirler.

Après que les aimants furent placés sur leurs têtes, ils n'ont pu retrouver leur chemin jusqu'à leur nid.

Başlarına monte edilmiş mıknatıslarla evlerine giden yolu bulamadılar.