Translation of "Lucy" in Turkish

Lucy vient d'Amérique.

- Lucy Amerika'dan geldi.
- Lucy Amerikalıdır.

Lucy est américaine.

Lucy, Amerikalıdır.

Lucy alluma la lumière.

Lucy ışık anahtarını açtı.

Lucy est une Américaine.

- Lucy Amerika'dan geldi.
- Lucy, Amerikalıdır.

Lucy est sûre de venir.

Lucy kesin gelecek.

Lucy aime jouer au tennis.

- Lucy tenis oynamayı seviyor.
- Lucy tenis oynamayı sever.

Lucy s'est occupée de mon chien.

Lucy benim köpeğime baktı.

La fille à la porte est Lucy.

Kapıdaki kız Lucy'dir.

Sais-tu si Lucy parle le japonais ?

Lucy'nin Japonca konuşabilip konuşamadığını biliyor musunuz?

Lucy ne sait pas se servir des baguettes.

Lucy yemek çubuklarını kullanamıyor.

Lucy a été élevée par ses grand-parents.

Lucy onun büyük ebeveynleri tarafından büyütüldü.

Lucy est venue me voir il y a trois jours.

Lucy üç gün önce beni görmeye geldi.

Cependant Lucy est sur le point de quitter sa maison.

Ancak Lucy evinden ayrılmak üzereydi.

- Est-ce que Lucy a déjà appelé ?
- Lucie a-t-elle déjà téléphoné ?

- Lucy telefon etti mi?
- Lucy aradı mı?
- Lucy hâlâ aramadı mı?

La mère de Lucy lui dit de prendre soin de sa plus jeune sœur.

Lucy'nin annesi, ona küçük kız kardeşine bakmasını söyledi.

Lucy était la plus timide et la plus jolie des filles du pays, Caroll le plus brave et le plus noble des garçons du canton.

Lucy ülkedeki tüm kızların en utangaç ve en güzeli idi ve Caroll kasabadaki bütün erkeklerin en cesur ve soylu olanıydı.