Examples of using "J'arrive" in a sentence and their turkish translations:
Geldim.
Evet, hemen geliyorum.
Derhal geliyorum.
Geliyorum, Dana!
Bir saniye içinde döneceğim.
Bekleyin! Geliyorum!
Doğrudan eve geliyorum.
Eve geliyorum.
Evet, hemen geliyorum.
- Geliyorum.
- Ben geliyorum.
Olduğun yerde kal. Ben yoldayım.
Geliyorum!
Bir dakika. Geliyorum.
Derhal geliyorum.
- Hemen yanına geleceğim.
- Hemen yanınızda olacağım.
Tom'u duyabiliyorum.
Onlara geldiğimi söyle.
Doğrudan eve geliyorum.
Gelir gelmez size yazacağım.
Ben varmadan önce o ölmüştü.
kendisi ben kürsüye çıkmadan önce
Tom'a geldiğimi söyle.
İşte geldim.
Onu duyabiliyorum.
Ben öğlen ve saat iki arasında geliyorum.
Bir sonraki otobüs ile geliyorum.
Bunu hissedebiliyorum.
Sen hızlı konuştuğunda anlayabilirim.
Onu güçlükle görüyorum.
Bir taksiye atlayıp hemen oraya geliyorum.
Her zaman biraz erken gelirim.
Buna inanmakta zorlanıyorum.
Havaalanına varır varmaz sana telefon edeceğim.
Şu anda bacağımı zar zor kımıldatabiliyorum.
Geceleyin neredeyse hiç uyuyamıyorum.
İtalyanca ona kadar saymayı becerebilirim.
Ben neredeyse onun hikayesi inanamıyorum.
Bunu senin gözlerinde görebiliyorum.
Aklından geçeni okuyabilirim.
Sen aşıksın değil mi? Bunu görebiliyorum.
Ben gelmeden önce iş tamamlanmıştı.
Birisi bir şey gizliyorken ben genellikle söyleyebilirim.
Ben Londra'ya varır varmaz sana birkaç satır yazacağım.
Ben istasyona varmadan önce tren hareket etti.
Seni duyabiliyorum.
Seni hâlâ duyabiliyorum.
Burada olduğunu sanıyordum ama buraya gelince de daha uzakta gibi görünüyor.
Eve varır varmaz banyo yapacağım.
Onları duyabiliyorum.
Nasıl para gönderebileceğimi öğrenir öğrenmez, sana biraz göndereceğim.
- Bunu sana kanıtlayabilirim.
- Bunu sana ispatlayabilirim.
Hayatım neredeyse bitti.
- Ben ışığı görebiliyorum.
- Anlayabiliyorum.
Onu yapabilirim.
Güçlükle nefes alabiliyorum.
Size yardım edebileceğimi sanmıyorum.
Birlikte pikniğe gittiğimiz zamanı hâlâ hatırlayabiliyorum.
"Aynaya bakmadan tıraş olabilirim!" "Bu iyi ama İran halımın üzerinde dayanma. Kanlısın!"
Bunu senin gözlerinde görebiliyorum.
Fransızca konuşmuyorum ama onu biraz anlayabiliyorum.
Sana yardım edebileceğimi sanmıyorum.
O sözü tutabileceğimi sanmıyorum.
Bunu yapabileceğimi düşünmüyorum.
Bunu yiyebileceğimi sanmıyorum.
Artık bunu yapabileceğimi sanmıyorum.