Translation of "Incendie" in Turkish

0.010 sec.

Examples of using "Incendie" in a sentence and their turkish translations:

Un grand incendie s'est déclaré

büyük bir yangının çıktığı

Soudain, l'alarme incendie se déclencha.

Birdenbire yangın alarmı çalmaya başladı.

Un incendie s'est déclaré à proximité.

Yakında bir yangın patlak verdi.

Un incendie éclata pendant cette nuit.

O gece bir yangın patlak verdi.

- Avez-vous une assurance contre l'incendie ?
- Possédez-vous une assurance incendie ?
- Détenez-vous une assurance incendie ?

Yangın sigortan var mı?

Un peu comme entendre une alarme incendie

Bu biraz yangın alarmını duyup,

Mais un si grand incendie a éclaté

fakat öylesine büyük bir yangın çıkmıştı ki

Après un nouveau gaspillage, encore un incendie

Bir fireden sonra tekrar, yine bir fire tekrar

Un incendie s'est déclaré au cinquième étage.

- Beşinci katta bir yangın patlak verdi.
- 5. katta bir yangın çıktı.

Nous avons eu un exercice incendie, hier.

Dün bir yangın tatbikatı yaptık.

Vingt personnes sont mortes dans un incendie.

Bir yangında yirmi kişi öldü.

Un incendie volontaire est un acte criminel.

Kundaklama cezai bir suçtur.

Il est mort brulé dans cet incendie.

O yangında, yanarak öldü.

Hier, un incendie a éclaté dans le voisinage.

Dün semtte bir yangın başladı.

Le bâtiment fut gravement endommagé par un incendie.

Bina yangında ağır şekilde hasar gördü.

La brigade des pompiers a empêché un incendie.

İtfaiye, yangını önledi.

La ville entière fut détruite par un incendie.

Tüm kasaba yangın tarafından harap edildi.

Un incendie s'est déclaré après le tremblement de terre.

Depremden sonra bir yangın çıktı.

Le grand incendie réduisit toute la ville en cendres.

Büyük bir ateş bütün kasabayı kül haline getirdi.

Les chiens aiment pisser sur les bouches à incendie.

Köpekler yangın musluklarına işemeyi severler.

Juste au moment où nous parlions, un incendie s'est déclaré.

Tam o konuşuyorken bir yangın çıktı.

Juste au moment où nous parlions, un incendie a démarré.

Tam konuştuğumuz anda yangın başladı.

- Savez-vous quoi faire s'il y a un incendie dans le bâtiment ?
- Sais-tu quoi faire s'il y a un incendie dans le bâtiment ?

Binada bir yangın varsa ne yapacağını biliyor musun?

D'après le journal, il y a eu un grand incendie à Boston.

Gazeteye göre, Boston'da büyük bir yangın vardı.

Je pense que j'ai déterminé où il nous faut installer l'alarme incendie.

Sanırım yangın alarmını nereye kurmamız gerektiğini anladım.

La nuit dernière, il y a eu un incendie dans le voisinage.

Dün gece mahallede büyük bir yangın vardı.

Un incendie s'est déclaré hier soir et 3 maisons ont entièrement brûlé.

Dün gece bir yangın çıktı ve üç ev tamamen yandı.

Un incendie s'était déclaré la nuit précédente et a été accusé de soldats ivres.

Bir önceki gece başlayan yangının nedeni sarhoş askerler olarak belirtilmişti

La nuit dernière, il y a eu un incendie et je n'ai pas pu dormir.

Dün gece buraya yakın bir yangın vardı ve uyuyamadım.

Notre alarme incendie se déclenche parfois lorsque ma mère prépare quelque chose dans la cuisine.

Yangın alarmımız annem mutfakta yemek pişiriyorken bazen çalar.

Il y a de nombreuses sortes d'assurance, par exemple : l'assurance maladie, l'assurance incendie, l'assurance vie, etc.

Birçok türde sigorta var. Örn. sağlık sigortası, yangın sigortası, hayat sigortası vb.

Pour mettre en place des bâtiments géants, et après un an en particulier, le grand incendie de Chicago a éclaté,

ve özellikle bir yıl sonra Büyük Chicago Yangını patlak verdi ve

- Il y a un feu dans le bâtiment. Nous devons évacuer immédiatement.
- Il y a un incendie dans l'immeuble. Nous devons évacuer immédiatement.

Binada bir yangın var. Hemen boşaltmalıyız.