Examples of using "Gras" in a sentence and their turkish translations:
Saçım yağlı.
Ben son derece şişmanım.
O biraz yağlı.
Onların sığırlarının hepsi şişman.
Birazcık şişmansın.
Onun yağlı saçı var.
O birazcık şişman.
- Şişmanlıyorum.
- Kilo alıyorum.
- Ben şişmanım.
- Şişmanım.
Tom büyük, şişman bir tembeldir.
Annem bana şişman olduğumu söyledi.
Şişmanlama.
Her gün bayram.
Ben son derece şişmanım.
- Çok şişmanım.
- Ben çok şişmanım.
Trans yağlar sağlığınız için kötüdür.
Çok fazla yağ yemek kalp hastalığına sebep olmalı.
Öğretmenimize şişman olduğu için "Doraemon" adını veririz.
O restorandaki yemek benim için çok yağlı.
Ben çok şişmanım.
Tom her zaman şişman mıydı?
O şişman erkekleri seviyordu, bu yüzden Budizm'e dönmeye karar verdi.
Annem bana şişman olduğumu söyledi.
Onlar çok şişman.
O bebek tombul ve sağlıklı.
Senin kedin şişman.