Translation of "Essayait" in Turkish

0.007 sec.

Examples of using "Essayait" in a sentence and their turkish translations:

Tom essayait d'être drôle.

Tom komik olmaya çalışıyordu.

- Tom essayait.
- Tom a essayé.

Tom çalıştı.

Elle essayait de tout faire bien.

Her şeyi doğru yapmaya çalışmıştı.

Et qu'on essayait de le recoller,

ve parçaları bantla yapıştırmanız gibi

Il essayait de contenir sa colère.

O, öfkesini dizginlemeye çalıştı.

Tom essayait de ne pas sourire.

Tom gülümsememeye çalışıyordu.

Tom essayait de contrôler sa colère.

Tom öfkesini kontrol etmeye çalışıyordu.

Il essayait de cacher sa honte.

O, utancını saklamaya çalıştı.

Tom essayait de cacher son addiction.

Tom bağımlılığını gizlemeye çalıştı.

Sami essayait de reconstruire sa vie.

Sami hayatını yeniden inşa etmeye çalışıyordu.

Il essayait le classer encore et encore.

Tekrar tekrar yeniden dosyalamaya çalışıp duruyordu.

Il essayait d’aider les pauvres métayers d’Alabama

Alabama'daki fakir ortakçılara yardım etmeye çalışıyordu

Il essayait de ne plus boire autant.

O çok fazla alkol almaktan kaçındı.

Tom essayait de contrôler son propre tempérament violent.

Tom kendi şiddetli öfkesini kontrol etmeye çalışıyordu.

Je pense que Tom essayait de nous avertir.

Sanırım Tom bizi bir şey hakkında uyarmaya çalışıyordu.

Tom savait que Mary essayait de le faire.

Tom, Mary'nin bunu yapmaya çalıştığını biliyordu.

Tout le monde essayait de comprendre comment c'était possible.

Herkes bunun nasıl mümkün olduğunu çözmeye çaşıyordu.

Je n'ai pas compris ce que l'écrivain essayait d'exprimer.

Yazarın ne söylemeye çalıştığını anlamadım.

On essayait donc de sauver la théorie de l'impact géant.

Bu yüzden, dev çarpışma teorisini kurtarmaya çalışıyorduk.

Et on essayait encore de comprendre comment fabriquer la Lune.

ve Ay'ı nasıl yapacağımızı hâlâ çözmeye çalışıyorduk.

- Tom essaya de paraître calme.
- Tom essayait de paraître calme.

Tom sakin görünmeye çalıştı.

Tom essayait d'oublier son chagrin d'amour en jouant du piano.

Tom piyano çalarak aşk üzüntüsünü unutmaya çalıştı.

- On essayait de te protéger.
- Nous essayions de vous protéger.

Seni korumaya çalışıyorduk.

Peut-être Tom essayait de nous avertir à propos de quelque chose.

Belki Tom bizi bir şey hakkında uyarmaya çalışıyor.

Cela m'a pris un moment pour comprendre ce qu'elle essayait de dire.

Onun ne söylemeye çalıştığını anlamak bir süremi aldı.

Elle essayait de pimenter la conversation avec des commérages sur les voisins.

O, konuşmayı komşular hakkındaki dedikodu ile tatlandırmaya çalıştı.

Mary se sentait comme si Tom essayait de la déshabiller avec ses yeux.

Mary Tom'un gözleriyle onu soyduğunu hissetti.

Je voulais aider Tom à comprendre ce que Marie essayait de lui dire.

Mary'nin ona ne söylemeye çalıştığını Tom'un anlamasına yardım etmek istedim.

- Il essayait de ne pas la regarder.
- Il essaya de ne pas la regarder.
- Il a essayé de ne pas la regarder.

O ona bakmamaya çalıştı.

- Elle essayait de ne pas le regarder.
- Elle essaya de ne pas le regarder.
- Elle a essayé de ne pas le regarder.

Ona bakmamaya çalıştı.