Translation of "Différences" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "Différences" in a sentence and their turkish translations:

Petites différences

Küçük farklılıklara

Trouve les différences !

Farklılıkları bul.

- Il y a des différences.
- Il existe des différences.

Çelişkiler var.

Tom remarqua plusieurs différences.

Tom birkaç farkı fark etti.

Les différences étaient importantes.

Farklar önemliydi.

Ils ont aplani les différences.

Onlar farklılıklarını giderdi.

Enrichissons-nous de nos différences mutuelles.

Karşılıklı farklılıklarımızla kendimizi zenginleştirelim.

Le nom du jeu est « Trouver dix différences ».

Oyunun adı "on farkı bul"

Je me cogne partout contre les différences de genre !

Toplumsal cinsiyet ayrımları nereye gitsem karşıma çıkıyor.

Ce modèle ne peut pas effacer les différences culturelles.

O model, kültürel farklılıkları silemez.

- Il y a des différences entre l'anglais britannique et l'anglais américain.
- Il y a des différences entre l'anglais britannique et l'anglais étatsunien.

- İngiliz İngilizcesi ve Amerikan İngilizcesi arasında bazı farklar vardır.
- İngiliz İngilizcesi ve Amerikan İngilizcesi arasında bazı farklılıklar vardır.

Il y a des différences subtiles entre les deux peintures.

İki resim arasında ince farklar var.

Les différences de qualité entre les deux bouchers sont incroyables.

İki kasap arasındaki kalite farkları şaşırtıcıydı.

Je continuerai à me cogner contre d'autres différences sur ce chemin,

Hayatta böyle olmayan erkeklerle de karşılaşmak var,

Regardons les différences techniques entre la vague géante et le tsunami

dev dalga ile tsunami arasındaki teknik olarak farklılıklara bir de şu açıdan bakalım

Il y a des différences entre l'anglais britannique et l'anglais étatsunien.

Britanya İngilizcesi ve Amerikan İngilizcesi arasında bazı farklar vardır.

Nous devons considérer le problème à la lumière des différences culturelles.

Biz problemi kültürel farklılıklar ışığında düşünmek zorundayız.

Croyez-vous qu'il y ait de grandes différences entre les pays ?

Sence ülkeler arasında büyük bir fark var mı?

De nombreuses différences culturelles subsistent entre l'Allemagne de l'Ouest et l'Allemagne de l'Est.

Doğu ve Batı Almanya arasında hala çok kültürel farklar var.

En tant qu'Anglais, il est particulièrement sensible aux différences entre les usages anglais et étasunien.

Bir İngiliz olarak, o, İngiliz ve Amerikan kullanımı arasındaki farklara özellikle duyarlı.

Un rival acharné depuis une brouille en Egypte, mais ils ont mis leurs différences de côté.

olan Mareşal Murat'la yakın çalışmak zorunda kaldı

Y a-t-il des différences entre la manière de penser des hommes et des femmes ?

Erkek ve kadınların düşünme biçimleri arasında bir farklılık var mı?

Il y a de grosses différences de vitesse et de qualité de haut débit d'un pays à l'autre.

Geniş bant hızında ve kalitesinde ülkeden ülkeye büyük farklılıklar vardır.