Translation of "Cuir" in Turkish

- C'est en cuir.
- C'est fait de cuir.

O deriden yapılmış.

C'est du simili cuir.

O imitasyon deri.

C'est une ceinture en cuir.

O deri bir kemer.

Mon cuir chevelu me démange.

Benim kafa derisi çok kaşınıyor.

- Elle me donna un sac de cuir.
- Elle m'a donné un sac de cuir.

O, bana deriden yapılmış bir çanta verdi.

C'est une maladie du cuir chevelu.

Bu bir kafa derisi hastalığı.

Je cherche une serviette en cuir.

Deri bir evrak çantası arıyorum.

Les chaussures sont faites en cuir.

Ayakkabılar deriden yapılmıştır.

Tom acheta un canapé en cuir.

Tom bir deri kanepe satın aldı.

Ils étaient faits de cuir rugueux marron.

Onlar kaba kahverengi deriden yapılmış.

Tom portait des gants de cuir noirs.

Tom siyah deri eldivenler giyiyordu.

Je vais acheter une ceinture en cuir.

Ben bir deri kemer satın alacağım.

Je crois que ça a traversé le cuir.

Sanırım deriden içeri girdi.

J'ai acheté une paire de gants en cuir.

Bir çift deri eldiven aldım.

Nous ne transportons pas de produits en cuir.

Deri ürünleri taşımıyoruz.

Ce ballon de football est en cuir véritable.

O futbol topu gerçek deriden imal edilmiştir.

Mais ces chars d'assaut d'une tonne au cuir épais...

Fakat bu kalın derili, bir tonluk tanklar...

Je crois que ça a traversé le cuir. Virons le serpent.

Sanırım deriden içeri girdi. Yılanı uzaklaştıralım.

- Tom porte une culotte de cuir.
- Tom porte une culotte bavaroise.

Tom deri şort giyiyor.

Dan a été vu pour la dernière fois avec un jean bleu et une veste en cuir noir.

Dan'ın son olarak mavi kot pantolon ve siyah bir deri ceket giydiği görüldü.