Examples of using "Cheville" in a sentence and their turkish translations:
Bileğim kaşınıyor.
Bileğim kaşınıyor.
O, ayak bileğini burktu.
Ayak bileğimi burktum.
Bu, bileğimi yaraladığım zamandır.
Bileğimi yaraladığım yer bu.
Burası cidden ayak bileği kırmak için birebir.
Şişmeyi engellemek için ayak bileğine biraz buz koy.
Pek çoğu,
Burkulmuş bir ayak bileği onu bir ay yürümekten alıkoydu.
Şişliği önlemek için bileğine buz koymalısın.
Ayak bileğimi incitmeseydim yarışı kazanabilirdim.
Bileğimi burktuğum için oynamayacağım.
- Merdivende bir adımı kaçırdım ve korkarım ayak bileğimi burktum.
- Merdivende adımımı boşa atıp ayak bileğimi burktum maalesef.
Hiç kimse ona güçte eşit değildir.
Bu duvarın üstünden geçmeye çalışırken bileğini burktu. O ne kadar aptal!