Translation of "Album" in Turkish

J'aime cet album.

Bu albümü severim.

Voici mon album.

İşte benim albümüm.

- Me montreras-tu ton album ?
- Me montrerez-vous votre album ?

Bana albümünü gösterir misin?

- Je te montrerai mon album.
- Je vous montrerai mon album.

Sana albümümü göstereceğim.

J'aime beaucoup cet album.

Bu albümü gerçekten beğeniyorum.

- Il m'a montré son album photo.
- Il m'a montré son album de photos.
- Il me montra son album photo.

Bana fotoğraf albümünü gösterdi.

Elle m'a acheté un album.

O, benim için bir albüm satın aldı.

Elle m'a montré son album.

O, albümünü bana gösterdi.

Voici leur album de photos.

İşte onların fotoğraf albümü.

Il m'a montré son album.

O bana albümünü gösterdi.

- Thomas montrait son album-photo à Manon.
- Thomas a montré son album-photo à Manon.
- Thomas montra son album photo à Manon.

Tom Mary'ye fotoğraf albümünü gösterdi.

Ma tante m'a donné un album.

Halam bana bir albüm verdi.

Tom m'a montré son album photo.

Tom bana fotoğraf albümünü gösterdi.

Ils ont sorti un nouvel album.

Onlar yeni bir albüm çıkardı.

Vous me montrerez votre album photo ?

Bana fotoğraf albümünü gösterir misin?

J'ai acheté un album à John.

John'a bir albüm satın aldım.

- Tu devrais mettre ces photos dans ton album.
- Vous devriez mettre ces photos dans votre album.

O resimleri albümüne tutturmalısın.

- Avez-vous le nouvel album de Stevie Wonder ?
- As-tu le nouvel album de Stevie Wonder ?

Stevie Wonder'ın yeni albümü sende var mı?

C'est le dernier album de Carrie Underwood.

Bu, Carrie Underwood'un en son albümüdür.

Il y a un album sur l'étagère.

Rafta bir albüm var.

Damon m'a montré son album de timbres.

Damon bana pul albümünü gösterdi.

Mais que pensez-vous de ce nouvel album ?

Ama o yeni albüm hakkında ne düşünüyorsun?

Cet album me rappelle mes joyeux jours d'école.

Bu albüm bana mutlu okul günlerimi hatırlatıyor.

Quel est votre album des Rolling Stones préféré ?

Favori Rolling Stone albümünüz nedir?

Tom nous a montré son album de photos.

Tom bize fotoğraf albümünü gösterdi.

- S'il vous plaît faites-moi voir votre album de timbres.
- S'il vous plaît, montrez-moi votre album de timbres.

Lütfen bana pul albümünü göster.

Tom voulait que Marie signe son album de classe.

Tom Mary'den yıllığını imzalamasını istedi.

Elle m'a offert un album en tant que cadeau d'anniversaire.

O bana doğum günü hediyesi olarak bir albüm verdi.

Y a-t-il une photo de Tom dans cet album?

O albümde Tom'un bir resmi var mı?

C'est la plus belle de toutes les photos dans mon album.

Bu, benim albümümdeki tüm resimlerin en güzeli.