Examples of using "Päivä" in a sentence and their turkish translations:
Kahkaha olmayan bir gün, boşa harcanmış bir gündür.
Gün ağarıyor.
Güzel gün.
Bunu her gün yapar mısın?
Her gün işe yürüyerek giderim.
13. cumanın uğursuz bir gün olduğu söylenir.
O, korkunç bir gündü.
Her gün kiliseye giderim.
Bir gün seni döverim.
Berbat bir gün geçirdim.
Her gün Fransızca konuşur musun?
- Her gün Fransızca okur musun?
- Her gün Fransızca okuyor musun?
O korkunç bir gündü.
Güzel bir gün.
Güzel gün, değil mi?
Ben her gün yüzerim.
Bu gecelik bu kadar olsun.
- Her gün koşarım.
- Her gün çalışırım.
Her gün görüşüyoruz.
Her gün ağlarım.
Bulutlu bir gün.
Her gün iyi olup olmadığını kontrol ediyordum. "Bu, son gün mü? Onu göremeyecek miyim?" diyordum.
Her gün Fransızca konuşurum.
Her gün Fransızca çalışır mısın?
Her gün yüzmek istiyordum.
- Her gün okula yürür musun?
- Okula her gün yürür müsün?
Her gün Google kullanırım.
Her gün tıraş olur musun?
Tom onu her gün yapar mı?
Yarın büyük bir gün olacak.
çok zorlu ve çalkantılı bir gün olduğunu hatırlıyorum.
- Her gün İngilizce çalışırım.
- Her gün İngilizce öğreniyorum.
Bugün sıkıcı bir gün.
Ertesi gün Noel'di.
Ben her gün okula giderim.
Biz her gün tenis oynarız.
Günden güne hava soğuyor.
Her gün Tokyo'ya giderim.
Tony her gün koşar.
Ben hemen hemen her gün gezerim.
Ben çoğunlukla her gün dalış yaparım.
Neredeyse her gün kavga ederim.
Neredeyse her gün münakaşa ederim.
Ben neredeyse her gün sigara içerim.
Kötü bir gün geçirdi.
Bütün günü balık tutarak geçirelim.
Güzel bir gün değil mi?
- Zor bir gün geçirdim.
- Zor bir günüm vardı.
Uzun bir gün geçirdiniz.
- Okula her gün yürüyerek mi gelirsin?
- Okula her gün yayan mı gelirsin?
Her gün ormanda yürürüm.
Her gün buraya geliyor musun?
Ben her gün öğle yemeği yaparım.
Her gün İngilizce çalış.
Her gün Fransızca çalışırım.
Ben onu her gün ararım.
Bugün böyle kötü bir gündü.
- Bugün güneşli bir gün.
- Bugün güneşli bir gün
Mucizeler her gün olur.
Bugün güzel bir gündü.
- Ben onu her gün kullanırım.
- Her gün onu kullanıyorum.
- Onu her gün kullanırım.
- Her gün kullanırım.
- Her gün kullanıyorum.
O bütün gün sürerdi.
Onu her gün görüyorum.
- İnsanlar her gün ölür.
- İnsanlar her gün ölürler.
Her gün uygulama var mı?
Hava günden güne ısınıyor.
Yine günlerden ne?
Neredeyse her gün yüzerim.
Bugün sıcak olacak.
O gün yarın.
Zor bir gün geçireceğim gibi görünüyor.
Bugün hayatınızın geri kalanının ilk günüdür.
Her gün günlüğüme yazıyorum.
Yorgunum. Uzun bir gündü.
Öğrenmek için her gün okula gider.
Günlük hayatlarımızda nasıl çevremizin etkisi altında kaldığımızla da alakalı.
Onu bir hafta boyunca her gün aradıktan sonra,
Her gün ona hikâyelerimi anlatıyordum.
Her gün gidip kontrol etmeye devam ettim.
Bu gün son derece yorucuydu.
O her hafta arabayı yıkar.
O her gün tenis oynar.
Bahçedeki çiçekleri her gün sularım.
İşe her gün trenle giderim.
- O, hayatımdaki en iyi gündü.
- Bu hayatımın en güzel günüydü.
Neredeyse her gün fıkralar okurum.
Neredeyse her gün arabamı yıkarım.
Neredeyse her gün Tatoeba'yı ziyaret ederim.
Hemen hemen her gün kek pişiririm.
Neredeyse her gün şifremi değiştiririm.