Examples of using "Näin" in a sentence and their turkish translations:
Ben bir yılan gördüm.
Mesajı gördüm.
Uzakta bir kulübe gördük.
Korkunç bir rüya gördüm.
Tom'un dosyasını gördüm.
Seni rüyamda gördüm.
Bir köpek gördüm.
Bir uçak gördüm.
Onu gördüm.
Bir patlama gördüm.
Ben birini gördüm.
Dosyayı gördüm.
Evi gördüm.
- Dün onu gördüm.
- Onu dün gördüm.
Seni dün cenaze töreninde gördüm.
Tom'un Mary'ye vurduğunu gördüm.
Gerçekten bir hortlak gördüm.
Bakın, onları böyle bırakacağız.
Bu yolla, kültürel kimlik
Ben uzun saçlı bir kız gördüm.
Geldim, gördüm, yendim.
Onu dün gördüm.
Çatıda bir kedi gördüm.
Dün seni gördüm.
Güzel bir kuş gördüm.
Ben onu parkta gördüm.
Birini gördüm.
Ben ışık gördüm.
Bugün bir yıldız gördüm.
Bugün bir yıldız gördüm.
- Bu onun nasıl yapıldığıdır.
- Onun yapılma yolu bu.
Ben listede adınızı gördüm.
Orada Tom'u gördüm.
Tom'u bir grup adamla gördüm.
Onları öpüşürken gördüm.
- Pirinç pilavı bu şekilde pişirilir.
- Pirinç pilavı işte böyle yapılır.
- Pilav böyle yapılır.
Onu bir dergide gördüm.
Onu bir an için gördüm.
Eski bir arkadaşımı gördüm.
Bir zamanlar bir yıldız kayması gördüm.
Uyuyan bir köpek gördüm.
Tom'u daha önce gördüm.
Onun gittiğini gördüm.
Böylece o başarılı oldu.
Ben ormanda bir geyik gördüm.
Gördüğümün hepsi o.
Dün Kakogawa'da Shinichi'yi gördüm.
Hiç bu kadar çok terledin mi?
Bu arada, geçen gece Tom'u gördüm
Her zaman bu şekilde oldu.
İncil bunu bu şekilde yazmıştır.
Aşağı doğru uçarken batıda sıradağlar gördüm.
Daha sonra inkârı
Sonra bir baktım ki
Çatının üstünde ay gördüm.
Otobüs beklerken bir trafik kazası gördüm.
Pencerede bir adamın yüzünü gördüm.
Onun yüzünü bir an gördüm.
Onun caddeyi geçişini gördüm.
Profesyonellerin bunu yapma tarzı budur.
Bu arada, dün onu gördüm.
Tünelin bitiminde bir ışık gördüm.
Bu sabah Tom'u gördüm.
Ben tiyatroya giderken Yoko ile karşılaştım.
- Onu kendi gözlerimle gördüm.
- Göz¨¨ümle gördüm.
Onu gördüm.
Geçen hafta onu gördüm.
Ben onu kendi gözlerimle gördüm.
Bu her zaman bu şekilde olmuştur.
Onun piyano çaldığını gördüm.
Ben genellikle böyle terlemem.
O gün çok şey gördüm.
Bu neden benim başıma geldi?
Bir adamın odaya girdiğini gördüm.
Bu şekilde çok daha kolay.
Tom'un mağaraya gittiğini gördüm.
Belki böylesi daha iyi.
Mary'yi onunla gördüm.
Bu boş.
Tom'un onu yaptığını gördük.
Nereden geliyor olduğumu görebilir misin?
Bir ninja gibi giyinmiş bir adam gördüm.
Birçok tanıdık yüz gördüm.
Onu böyle yapabilirsin.
Önceki gün seni striptiz kulübünde gördüm.
Tom'un Mary'yi öptüğünü gördüm.
Orada tuhaf bir kadın gördüm.
Dün çok ilginç bir belgesel izledim.
Onun bordür boyunca yürüdüğünü gördüm.
Tom genellikle bu kadar inatçı değil.