Examples of using "Käyttäen" in a sentence and their turkish translations:
Basit araçlar ve çıplak elleriyle,
O, hastalık bahanesiyle gelmedi.
Yeni teknoloji sayesinde... ...karanlığın içine bakabiliyoruz.
Düşük frekanslı gürlemelerle... ...ki bazısı o kadar düşüktür ki insanlar duyamaz...
İnsanlar her zaman tam cümlelerle konuşmaz.