Examples of using "Ihmisen" in a sentence and their turkish translations:
Emek, insanı yarattı.
Seni gözlem yapmaya zorlarlar.
Bir insan sözünü tutmalı.
İnsanlar korkuyla ele geçirilebilir.
Papağanlar insan konuşmasını taklit eder.
Bu sanki... Bir insan iskeletinin kolu!
Tanrı insanı kendi suretinde yarattı.
Köpek insanın en iyi arkadaşıdır.
İnsan arzusunda hiçbir sınır yoktur.
500 kişilik bir kalabalık tiyatroyu doldurdu.
O, masasında bir insan kafatası tutuyor.
İnsan beyninin nasıl çalıştığını anlamıyorum.
Aydınlanma, insanın kendi kendine maruz kaldığı olgunlaşmamışlıktan ortaya çıkmasıdır.
Bu kuş insan sesini taklit edebilir.
ama insan acılardan ve zorluklardan, zaferlere ve kolay şeylere kıyasla
Ateşin kullanılması insanın en büyük icadı olarak kabul edilmektedir.
Bir köpeğin koku alma duygusu, bir insanınkinden çok daha keskindir.
Dünya nüfusu bir yılda yaklaşık olarak 90 milyon kişi artıyor.
İnsanların eylemleri onların düşüncelerinin en iyi yorumlarıdır.
İyi bir adam buldun.
Yaklaşık 17 kişinin pars saldırısında öldüğünü belgeledik...
Bir adam çalışmak zorundadır.
Bir insanın kalbi yaklaşık yumruğu kadar büyüktür.
Hiçbir insanın bağışıklık sistemi bu virüs ile karşılaşmadı.
Bu film insan benzeri zeka kazanan bir sincap hakkındadır.
Eğitim, saldırıların önlenmesi ve insanların yaşadığı alanlarda dolaşan kedilerin takibi üzerine çalışıyor.
Tüm gergedanlar için en büyük tehdit insanlığın açgözlülüğü ve büyük bir kâr vaadi.
Düşük frekanslı gürlemelerle... ...ki bazısı o kadar düşüktür ki insanlar duyamaz...
Hiç insan yiyen bir kaplan gördünüz mü? Hayır, ama ben tavuk yiyen insan gördüm.
Bu Tarzanvari hayvanların bizi kolayca öldürebilecekleri kuşkusuz.
Sırp savaşı iki tarafta da 200 bin kayba sebep açmıştır.
Tanrı'nın insanı yarattığına ilişkin hiçbir kanıtım yok ama insanların her zaman tanrılar yarattıklarını biliyorum.
Her erkeğin işi, ister edebi ya da müzik ya da bir resim ya da mimari ya da başka bir şey olsun, her zaman kendisinin bir portresidir.