Examples of using "Huonosti" in a sentence and their turkish translations:
O kötü davrandı.
Her şey çok kötü gidiyor.
- Dedem biraz ağır işitiyor.
- Dedem duymakta biraz zorluk çekiyor.
Savaş onlar için kötü gidiyordu.
Kendimi kötü hissettim.
Ağlama. Kötü bir şey yok.
Oğlum bir otobüs sürdüğünde her zaman hastalanır.
Çok kötü hareket ediyordu. Yavaşça, çok zayıf şekilde.
Tom Fransızca konuşmada çok kötü.
Tom Fransızcayı o kadar kötü konuşuyor ki çoğunlukla yanlış anlaşılıyor.
Tom ve Mary çok iyi kazanmıyorlar.
Savaş Rusya için savaş Narva Yenigisi ile kötü başladı.
Söylediğim gibi yap, ve kimse incinmeyecek.
muhtemelen insanların ona kötü davranmasına, ateş etmelerine şaşırdı, o yüzden hemen kaçmadı.