Examples of using "Volunteers" in a sentence and their turkish translations:
Tom isteyerek yapar.
Gönüllülere ihtiyacım var.
- Gönüllülere ihtiyaç var.
- Gönüllüler gerekli.
Gönüllülere ihtiyaçları var.
- Gönüllülere ihtiyacımız var.
- Bizim gönüllülere ihtiyacımız var.
Biz gönüllüler arıyoruz.
Gönüllüleri kabul etmiyorlar.
Hiç kimse gönüllü değil.
- Birkaç gönüllüye ihtiyacımız var.
- Bazı gönüllülere ihtiyacımız var.
Birkaç gönüllüye ihtiyacım var.
Hiç gönüllü var mı?
Üç gönüllüye ihtiyacım var.
Gönüllülere son derece ihtiyaç vardır.
Bizim daha fazla gönüllülere ihtiyacımız var.
Gönüllüler üniformalı olacak.
Tüm gönüllüleri bekliyoruz.
Bana üç gönüllü lazım!
Sulukule Gönüllüleri ile tanıştım.
Daha fazla gönüllü arıyoruz.
Gönüllüler bir tişört elde edecek.
Bütün üyelerimiz gönüllü.
Tom ve Mary gönüllüydü.
Gönüllüler profesyonellere yardım eder.
Tom isteyerek yapıyor.
Biz hâlâ gönüllüler arıyoruz.
Bazı gönüllüler güldüler.
Daha fazla gönüllüye ihtiyacın var mı?
Tom ve ben gönüllüydük.
Tom ve Mary gönüllüdür.
- Tom gönüllü arıyor.
- Tom gönüllüler arıyor.
Gönüllüler için acil bir ihtiyaç var.
Biz her zaman yeni gönüllüler arıyoruz.
Onların gönüllülere ihtiyacı var.
Kaç tane gönüllü aldınız?
Kaç tane gönüllü buldun?
Bazı gönüllülere ihtiyacım olacak.
Gönüllüler tek kullanımlık bardaklarda çay dağıttı.
Tom ve Mary ücretsiz gönüllülerdir.
Tom bir kamp danışmanı olarak gönüllü olur.
Daha fazla gönüllülere ihtiyacımız yok.
Tom gönüllüler aradığını söyledi.
Gönüllülerimiz fazlasıyla tatsız filmler izledi
İş için gönüllüler yoktu.
Kurum gönüllüler için televizyonda ilan verdi.
Gönüllüler bugün parkı temizliyor.
Şimdiye kadar sadece üç gönüllümüz var.
Bir grup iyi gönüllülerimiz var.
Tom'un ekibinde birçok gönüllü vardı.
Tom daha fazla gönüllü aradığını olduğunu söyledi.
Karargahta birkaç gönüllü asker var.
İhtiyacımız olan tek şey birkaç daha gönüllü.
Bana yardım edecek gönüllüler arıyorum.
gruba katıldı. tatbikat eğitmeni olarak gönüllü taburu.
Gönüllüler özürlülerin yararına bağış topladı.
Tom evsizler barınağında haftada iki kez gönüllüdür.
Burada çalışan insanların çoğu, ücretsiz gönüllülerdir.
Yeterli gönüllülere sahip olduğumuzdan emin olmak zorundayız.
Bunu yapmama yardım edecek üç gönüllüye ihtiyacım var.
Brüksel'li gönüllülerden biri hakkında şikayetlerimiz vardı.
Lütfen bugünün etkinliği üzerine sıkı çalışan gönüllülere
Topluluğumdaki pek çok gönüllünün ve önderin yardımlarıyla
Partiden sonra temizliğe yardımcı olmak için birkaç gönüllüye ihtiyacımız var.
Bizim daha fazla gönüllüye ihtiyacımız yok ama biz biraz daha fazla para kullanabiliriz.
İlk saldırı dalgası kesildikten sonra, Lannes'ın gönüllü çağrısı cevapsız kaldı.
Yüzlerce polis ve gönüllü yoğun çalılık alanda üç yaşındaki kayıp çocuğu arıyor.
Her yıl, örgüt Frizyen dilinde yazılmış kitapları satmak için kapıdan kapıya giden gönüllülerle ilgili çok sayıda toplantı organize eder.