Translation of "Valid" in Turkish

0.006 sec.

Examples of using "Valid" in a sentence and their turkish translations:

Still remains valid

hala daha geçerliliğini koruyor

That's not a valid comparison.

O geçerli bir karşılaştırma değil.

It was a valid concern.

Bu haklı bir endişeydi.

Tom has a valid point.

Tom'un geçerli bir hususu var.

You have a valid point.

Geçerli bir puanın var.

Is that a valid reason?

O geçerli bir sebep mi?

That isn't a valid comparison.

Bu geçerli bir kıyaslama değil.

How valid are the results?

Sonuçlar ne kadar geçerlidir?

How long is this visa valid?

Bu vize ne kadar süre geçerlidir.

When is your passport valid until?

Pasaportun ne zamana kadar geçerli?

Please enter a valid email address.

Lütfen geçerli bir e-posta adresi giriniz.

My passport is no longer valid.

Pasaportum artık geçerli değil.

This agreement becomes valid at midnight.

Bu anlaşma gece yarısı yürürlüğe girer.

Do you have a valid passport?

Geçerli bir pasaportun var mı?

I think my complaint is valid.

Şikayetimin yasal olduğunu düşünüyorum.

I think those are valid concerns.

Sanırım onlar geçerli endişeler.

- I think Tom has a valid point.
- I think that Tom has a valid point.

Sanırım Tom'un geçerli bir amacı var.

The ticket is valid for a week.

Bilet bir hafta geçerlidir.

The ticket is valid to April 29.

Bilet 29 Nisan tarihine kadar geçerlidir.

This ticket is valid for three days.

Bu bilet üç gün boyunca geçerlidir.

This is a valid point of view.

Bu geçerli bir bakış açısıdır.

This ticket is valid for three months.

Bu bilet üç ay için geçerli.

This passport is valid for five years.

Bu pasaport beş yıl için geçerli.

The card was valid until January, 2006.

Kart, Ocak 2006 tarihine kadar geçerli.

This ticket is valid through October 20th.

- Bu biletin 20 Ekim'e kadar süresi var.
- Bu biletin 20 Ekim'e kadar geçerliliği var.
- Bu bilet 20 Ekim tarihine kadar geçerli.

Registration is only valid after payment in advance.

Kayıt sadece peşin ödemeden sonra geçerlidir.

A passport is a valid form of identification.

Pasaport geçerli bir kimlik belgesidir.

The special conditions will be valid until 2025.

Özel koşullar 2025 yılına kadar geçerli olacak.

It's valid until March thirty-first, nineteen-ninety-seven.

O, 31 Mart, 1997 tarihine kadar geçerlidir.

This ticket is valid for two days after purchase.

Bu bilet satın alındıktan sonra iki gün boyunca geçerlidir.

My driver's license is valid for another three years.

Ehliyetim üç yıl daha geçerli.

My driver's license is valid for three more years.

Benim ehliyetim üç yıl daha geçerli.

You must be in possession of a valid ticket.

Geçerli bir bilete sahip olmalısın.

The general principles of this programme are still valid today.

Bu programın genel ilkeleri bugün hâlâ geçerlidir.

This ticket is only valid for two days after purchase.

Bu bilet satın alma tarihinden itibaren yalnızca iki gün geçerlidir.

Is it valid to say that all men are created equal?

İnsanlar eşit doğar diyebilir miyiz?

Starting tomorrow, this e-mail address will no longer be valid.

Yarından itibaren bu e-posta adresi artık geçerli olmayacaktır.

With all due respect, I think they both had valid points.

Kusura bakmayın ama, onların her ikisinin mantıklı amaçları var.

You ought to think over whether the premise is valid or not.

Önermenin geçerli olup olmadığı üzerinde düşünmelisin.

Your request has been denied because you have no valid residential address.

Belli bir yerde ikametiniz olmadığı için başvurunuz reddedilmiş.

This old ten-mark bill hasn't been valid for a long time.

Bu eski 10 marklık banknot uzun zamandır geçerli değil.

I had a valid visa, so I was allowed to enter the country.

Geçerli bir vizem vardı, bu yüzden ülkeye girmeme izin verildi.

- This offer is available for five days.
- This offer is valid for five days.

Bu teklif beş gün için geçerlidir.

Tickets are valid for just two days, including the day they are purchased on.

Biletler, alındığı gün de dahil olmak üzere sadece iki gün geçerlidir.

I don't plan to get divorced from you unless you give me a valid reason.

Bana geçerli bir neden vermedikçe senden boşanmayı planlamıyorum.

- The ticket holds good for three days.
- This ticket is good for three days.
- This ticket is valid for three days.
- The ticket is good for three days.

Bilet üç gün boyunca geçerlidir.