Examples of using "Survivor" in a sentence and their turkish translations:
Sen bir kazazedesin.
- Ben bir felaketzedeyim.
- Ben bir kazazedeyim.
Hayatta kalmak isteyen kişinin
Tom bir kazazade.
Hayatta kalmak isteyen için bu harika bir haber!
Tom tek kurtulan değildi.
Tom hayatta kalan tek kişiydi.
Tom bir kanser yenen.
Tek kurtulan ben değilim.
Tek kurtulan Tom değil.
Tek kurtulan Tom'dur.
Taze balık, hayatta kalmak için harikadır.
Bir nehir! Mücadeleci için iyi bir şey.
Tom, bir prostat kanserinden kurtuldu.
Tom da bir kanserden kurtuldu.
Kanser atlattın, değil mi?
Leşler hayatta kalmakta işe yarar.
O, köyde hayatta kalan tek kişi.
Tom'un büyükbabası bir toplama kampı kurtulanıydı.
Kazanın tek hayatta kalanı bir bebekti.
Leşler hayatta kalmakta işe yarar.
Bakın, kendim de polis şiddeti yaşadım,
Tom kazadan tek kurtulandı.
Katliamda hayatta kalan sadece Tom değildi.
Sami kurban değil. O bir felaketzede.
Kazadan tek kurtulan bir bebekti.
Mary, uçak kazasından sonra tek hayatta kalandır.
Bu, hayatta kalmak isteyenler için harika bir yiyecek kaynağı.
Yavaşça ve sessiz! Leşler hayatta kalmakta işe yarar.
Sami, korkunç bir uçak kazasının tek kurtulanıydı.
Artık bir kurban değil, cinsel istismarla baş etmiş biriydim.
Kancha Sherpa, bugün o ilk tırmanış ekibinden hayatta olan tek kişi.
Tek bir kurtulan yoktu.
ve hayatta kalmaya çalışan biri olarak, ellerimi kullanamazsam
Survivor bu sezon beklediğimden daha iyi başlıyor.
Ama hayatta kalmak isteyen için yumurtalar harika enerji kaynağıdır.
Sadece bir kişi kazadan sağ kurtuldu.