Translation of "Succeeded" in Turkish

They succeeded.

Başarılı oldular.

Who succeeded?

- Kim başardı?
- Kim başarılı oldu?

Tom succeeded.

Tom başardı.

I succeeded.

- Başardım.
- Başarılı oldum.

- We succeeded!
- We did it!
- We succeeded.

Biz başarılı olduk.

- Tom hasn't succeeded yet.
- Tom hasn't yet succeeded.

Tom henüz başarılı olmadı.

He finally succeeded.

Sonunda başardı.

Eventually, she succeeded.

Sonunda başardı.

Finally, she succeeded.

Sonunda o başardı.

He usually succeeded.

Genellikle o her şeyi başarır.

Thus he succeeded.

Böylece o başarılı oldu.

The experiment succeeded.

Deney başarılı.

Tom clearly succeeded.

Tom açıkça başardı.

- We have not yet succeeded.
- We haven't yet succeeded.

Henüz başarılı olmadık.

- As yet he has not succeeded.
- He hasn't succeeded yet.
- He has not yet succeeded.

- O henüz başarılı olmadı.
- Henüz başarılı olmuş değil.

He hasn't succeeded yet.

- O, henüz başarmadı.
- Henüz başarılı olmuş değil.

Eventually the experiment succeeded.

Sonunda deney başarılı oldu.

This time Tom succeeded.

Bu kez Tom başardı.

Anyway, somehow you succeeded.

Zaten bir şekilde başarılı oldun.

He would have succeeded.

O başarılı olurdu.

Tom has finally succeeded.

Tom nihayet başardı.

And I succeeded in studying.

ve üniversitede okumayı,

He has not yet succeeded.

- O henüz başarmadı.
- Henüz başarılı olmuş değil.

This time he has succeeded.

Bu kez başardı.

- He made it.
- He succeeded.

O başarılı oldu.

He succeeded despite several obstacles.

Birkaç engele rağmen başarılı oldu.

They succeeded in the negotiation.

Müzakereyi kazandılar.

None of us have succeeded.

Hiçbirimiz başarılı olmadık.

He succeeded to his estate.

O, mülküne varis olarak sahip oldu.

Tom succeeded in getting elected.

Tom seçilmeyi başardı.

Liisa succeeded in her task.

Liisa görevinde başarılı oldu.

I intended to have succeeded.

Başarılı olmak niyetindeydim.

No one succeeded to survive.

Hiç kimse hayatta kalmayı başarmadı.

Mary succeeded in her studies.

Mary çalışmalarında başarılı oldu.

I succeeded in the work.

İşte başarılı oldum.

I succeeded beyond my expectations.

Beklentilerimin ötesinde başarılı oldum.

They succeeded for a while.

Bir süre için başarılı oldular.

He succeeded, despite the difficulties.

Zorluklara rağmen başarılı oldu.

We succeeded in doing that.

Bunu yapmayı başardık.

He succeeded in getting elected.

Seçilmeyi başardı.

- I'd have succeeded if I'd tried harder.
- I would've succeeded if I'd tried harder.
- I would have succeeded if I'd tried harder.

Daha çok çalışsam başarırdım.

The person who succeeded the impossible

İmkansızı başaran kişi

I'm so glad that you succeeded.

Başardığına çok memnun oldum.

The prince succeeded to the throne.

Prens tahta geçti.

I succeeded in my first attempt.

İlk denememde başarılı oldum.

She succeeded in opening the box.

Kutuyu açmayı başardı.

He succeeded by dint of effort.

O çaba kuvvetiyle başardı.

He succeeded in climbing the mountain.

O, dağa tırmanmakta başarılı oldu.

He succeeded in solving the problem.

O, sorunu çözmeyi başardı.

He succeeded on his second try.

İkinci denemesinde başardı.

I succeeded thanks to his advice.

Onun önerisi sayesinde başardım.

You've succeeded where others have failed.

Başkalarının başarısız olduğu yerde sen başarılı oldun.

I succeeded in getting the book.

Kitabı almayı başardım.

We succeeded in settling the dispute.

Anlaşmazlığı çözmede başarılı olduk.

We succeeded in finishing the project.

Projeyi bitirmeyi başardık.

He succeeded because he worked hard.

- O çok çalıştığından dolayı başardı.
- O, sıkı çalıştığı için başardı.

- Tom would've succeeded if he'd tried harder.
- Tom would have succeeded if he'd tried harder.

Tom daha çok çabalasaydı başarırdı.

- Tom would've succeeded if he'd worked harder.
- Tom would have succeeded if he'd worked harder.

Tom daha çok çalışsaydı başarılı olurdu.

- If you had helped me, I would have succeeded.
- If you'd helped me, I would've succeeded.
- If you'd helped me, I would have succeeded.

Bana yardım etseydin, başarırdım.

Human beings succeeded in flying into space.

İnsanoğlu uzaya uçmayı başardı.

I succeeded in getting what I wanted.

İstediğimi elde etmeyi başardım.

They succeeded in catching the tiger alive.

Kaplanı canlı yakalamayı başardılar.

He succeeded to his father's large property.

O, babasının büyük mal varlığının varisi oldu.

He would have succeeded had he tried.

O, gayret etseydi başarırdı.

Thanks to your help, I have succeeded.

Sizin yardımınız sayesinde başarmıştım

She succeeded in getting what she wanted.

İstediğini elde etmeyi başardı.

He succeeded in spite of all difficulties.

Tüm zorluklara rağmen başardı.

He succeeded in swimming across the river.

Nehri yüzerek geçmeyi başardı.

He finally succeeded in climbing that mountain.

Sonunda o dağa tırmanmayı başardı.

I wouldn't have succeeded without Tom's help.

Tom'un yardımı olmadan başarmazdım.

He finally succeeded in getting a job.

Sonunda bir iş bulmayı başardı.

Tom finally succeeded in getting a job.

Tom nihayet bir iş bulmayı başardı.

Thus he succeeded in winning her heart.

Böylece onun kalbini kazanmada başarılı oldu.

Without your aid, I couldn't have succeeded.

Yardımın olmadan, başaramazdım.

I am glad that you have succeeded.

Başardığına memnun oldum.

He succeeded by virtue of his efforts.

O çabaları sayesinde başarmıştır.

Tom would've succeeded if he'd tried harder.

Tom daha çok çabalasaydı başarırdı.

- With a little more patience, you would have succeeded.
- With a little more patience, you would've succeeded.

Biraz daha sabırla, başarırdın.

- With a little more patience, you could have succeeded.
- With a little more patience, you could've succeeded.

Biraz daha sabırla, başarabilirdin.

- She succeeded in drawing the truth from him.
- She succeeded in getting him to tell the truth.

Ona hakikati söyletmekte başarılı oldu.

- If I had done my best, I might have succeeded.
- If I'd done my best, I might've succeeded.

Elimden geleni yapsaydım, başarabilirdim.

- The campaign succeeded and she won the election.
- The campaign has succeeded and he has won the election.

Kampanya başarılı oldu ve o, seçimi kazandı.

Had he worked harder, he could have succeeded.

Daha çok çalışsaydı başarabilirdi.

After all, he succeeded in passing the exam.

Nihayet, o, sınavı geçmeyi başardı.

The campaign succeeded and he won the election.

Kampanya başarılı oldu ve o seçimi kazandı.

She succeeded in getting herself elected as mayor.

Kendisini belediye başkanı olarak seçtirmeyi başardı.

The eldest son succeeded to all the property.

En büyük oğlan bütün mülkiyetin varisi oldu.

Without your help, I would not have succeeded.

Yardımın olmadan başarılı olmazdım.

She succeeded in drawing the truth from him.

Ona gerçeği söyletmeyi başardı.

No one has succeeded in solving the mystery.

Hiç kimse gizemi çözmede başarılı olmadı.

She succeeded as a singer and became famous.

O bir şarkıcı olarak başarıya ulaştı ve ünlü oldu.

The oldest son succeeded in doubling his inheritance.

Büyük oğlu mirasını ikiye katlamayı başardı

The older son succeeded in doubling his inheritance.

Büyük oğul mirası iki katına çıkarmayı başardı.